Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/19794 E. 2020/20091 K. 16.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/19794
KARAR NO : 2020/20091
KARAR TARİHİ : 16.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, yaralama, cinsel taciz, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Silahla tehdit suçu yönünden yapılan incelemede,
Sanığın aşamalarda ısrarlı olarak suçlamayı kabul etmemesi ve katılanlar …,…’ın soruşturma aşamasında sahur vakti evine girdikleri esnada sanığın kendilerine yönelik eylemleri gerçekleştirdiğini belirttikleri ancak sanıkta bıçak olduğuna dair bir beyanlarının bulunmadığı, kovuşturma aşamasında ise katılan …’ın beyanında olayın ikindi vakti, katılan …’ın ise beyanında öğle vakti olduğunu ve tanık …’in kendilerini ayırdığını belirtmeleri, kovuşturma aşamasında dinlenen tanık …’in beyanında ise olayın sabah 07:30 sıralarında olayın meydana geldiğini ve yolun karşısında olduğunu belirtmesi karşısında, tarafların ve tanığın beyanları arasındaki çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde yöntemince incelenip hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı da açıklanıp tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Sanığın, katılan …’a yönelik sarf ettiği “seni alacağım” sözünü, cinsel taciz amacıyla değil evlenmek amacıyla söylediği ve olay öncesi ve sonrasında sanığın katılanı sürekli bu şekilde rahatsız ve takip etmesi eyleminin, TCK’nın 123/1. maddesinde düzenlenen suçun unsurları oluşup oluşmadığının tartışılmaması,
3-Bir ve iki numaralı bozmaya uyularak yapılacak değerlendirme sonucunda sanığın eylemlerinin TCK7nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit ve TCK’nın 123. maddesinde düzenlenen suçları oluşturduğunun kabulü halinde ise,
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret,yaralama ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun ise, suç tarihi itibariyle uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret,yaralama ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçları yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirdiğinden, o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık …’nün temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.