Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/18579 E. 2019/398 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/18579
KARAR NO : 2019/398
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı, beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyizde,
Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan … vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında yaralama suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair hükmün temyiz incelemesinde;
CMK’nın 223/2 (d) maddesi uyarınca sanığın eyleminin meşru savunma kapsamında kaldığının kabul edilmesi karşısında, beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan … vekilinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, ”CMK’nın 223/2 (d) maddesi uyarınca sanığın eyleminin meşru savunma kapsamında kaldığının kabul edilmesi karşısında, beraat kararı verilmesi” biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
3- Sanık … hakkında hakaret suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair karar ile sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteğine gelince,
-2-
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden,
Sanığın tehdit suçunu yaralama suçuyla birlikte işlemediği gözetilerek, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
b-Sanık …’a yükletilen hakaret suçunun uzlaşma kapsamında bulunması ve uzlaşma işleminin 5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. maddelerinde öngörülen yöntemin izlenmesi suretiyle yerine getirilmesinin gerekliliği karşısında, anılan Kanun hükümlerine göre sanığa ve katılana uzlaşmak isteyip istemedikleri 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi de gözetilerek sorulması ve uzlaşmanın gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan sanık … müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden sanık … hakkında kurulan tehdit suçu yönünden diğer yönleri incelenmeyen HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.