Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/18281 E. 2020/17772 K. 24.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/18281
KARAR NO : 2020/17772
KARAR TARİHİ : 24.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Hüküm (karar) verilmesine yer olmadığı

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık hakkında, katılana mesaj gönderdiği belirtilerek TCK’nın 106/1-2.cümlesi uyarınca cezalandırılması talebiyle Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenen iddianame yerel mahkeme tarafından kabul edilmiş ve yargılama başlamıştır. Yargılama neticesinde yerel mahkeme tarafından “sanık tehdit suçuna ilişkin şeklen açılmış bir dava mevcut ise maddi anlamda bir dava mevcut değildir” şeklindeki gerekçeyle hüküm(karar) verilmesine yer olmadığına ve ve Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiş ise de, iddianamede eylemlerin açık bir şekilde belirtilmemesi, eylemlerin delillerle ilişkilendirilerek açıklanmaması gibi hususların varlığı halinde, CMK’nın 170. maddesine göre ancak mahkemenin iddianamenin iadesi yetkisinin gerekçesi olabileceği, mahkeme tarafından iddianame kabul edildikten sonra ise, varsa eksiliklerin kovuşturma aşamasında mahkemesince giderilmesi gerekeceği, yargılama sonucunda ise ancak aynı Kanunun 223.maddesinin “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” düzenlemesine göre, yargılamaya devam edilerek sanık ve müştekiler dinlenip tüm deliller toplandıktan ve varsa eksiklikler giderildikten sonra, CMK’nın 223. maddesinde yazılı hükümlerden birinin verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un, 26.12.2020 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.