Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/1693 E. 2020/15672 K. 09.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1693
KARAR NO : 2020/15672
KARAR TARİHİ : 09.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihlerine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen silahla tehdit ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak
1-Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hükmedilen adli para cezasının ve hapis cezasından çevrilen adli para cezasının bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılarak hesaplanması sırasında, yine adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında uygulanan kanun maddelerinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi suretiyle 5271 saylı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilen adli para cezasının taksit aralığının gösterilmemesi,
3-Adli Emanetin 2014/357 sırasında kayıtlı bir adet boş mermi kovanının 5237 sayılı TCK’nın 54. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi,
4- TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nun temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden hükümlerin bu nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılıklar yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduklarından, tebliğnameye uygun olarak kararın yukarıda belirtilen “1 nolu” bendi bakımından açıklanan noktanın “ sanığa verilen 25 gün adli para cezasının ve 10 ay hapisten çevrili 300 gün adli para cezasının 5237 sayılı TCK’nın 52. maddesi uyarınca sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önüne alınarak günlüğü 20,00 TL den olmak üzere hesaplanarak sanığın neticeten 500,00 TL ve 6000,00 TL adli para cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmasına,” biçiminde düzeltilmesine, kararın yukarıda belirtilen “2 nolu” bendi bakımından açıklanan noktasının hüküm fıkrasının taksitlendirmeye ilişkin kısmındaki “10 eşit taksitte ödenmesine” ibaresinin önüne “birer ay ara ile” ibaresinin eklenmesi biçiminde düzeltilmesine, kararın yukarıda belirtilen “3 nolu” bendi bakımından açıklanan noktasının hükümden “Adli Emanetin 2014/357 sırasında kayıtlı bir adet boş mermi kovanının dosyada delil olarak saklanılması” ibaresinin çıkarılarak yerine “Adli Emanetin 2014/357 sırasında kayıtlı bir adet boş mermi kovanının 5237 sayılı TCK’nın 54. maddesi gereğince müsaderesine” ibaresinin eklenilmesi biçiminde, kararın yukarıda belirtilen “4 nolu” bendi bakımından açıklanan noktasının hükümden “TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına” ilişkin kısım çıkarılmak suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Hükme iştirak eden üye …’un, 26.12.2020 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.