Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2016/12753 E. 2020/8755 K. 06.07.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/12753
KARAR NO : 2020/8755
KARAR TARİHİ : 06.07.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Düşme

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanığın soruşturma ve kovuşturma evresinde tehdit eylemini kabul etmemesi, tanık …’un soruşturma aşamasında “sizi bu Cezaevinde yakalamayım, nasıl olsa denk geleceğiz”, kovuşturma evresinde talimat ile alınan beyanında ise “sizi malta’da yakalamamayım, öldürürüm, sizinle görüşüceğiz” şeklindeki anlatımı ile ve diğer tanık …’da duruşmada tekrarladığı beyanında sanığın mağdurlara yönelik ”sizi bu Cezaevinde yakalamayım, nasıl olsa denk geleceğik” diyerek tehdit ettiği şeklindeki anlatımı karşısında, soruşturma evresinde dinlenen tanıkların da duruşmaya yöntemince davet edilip dinlenmelerinden sonra sanık, mağdur ve tanık anlatımlarının yöntemince irdelenmesi ve tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de; sanığın, mağduru ”Maltada sizi yakalayıp öldürürüm, görüşçünüz geldimi sizi kapıda aldırırım” şeklindeki sözlerle tehdit ettiğinin iddia ve kabul edilmesi karşısında, eyleminin TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde tanımlanan mağdurun vücut bütünlüğüne yönelik bir saldırı gerçekleştirme niteliğinde olduğu halde, aynı maddenin 2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit olarak kabul edilerek, şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi,
3-Sanığın eyleminin TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen suçu oluşturduğunun kabul edilmesi halinde ise; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanıklara isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 1 ve 2 numaralı bozma nedenleri hariç diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.