YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/27166
KARAR NO : 2015/40420
KARAR TARİHİ : 21.12.2015
Tebliğname No : 4 – 2015/377846
MAHKEMESİ : Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2014
NUMARASI : 2013/126 (E) ve 2014/21 (K)
SUÇ : Tehdit
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Geçici köy korucusu olup kamu görevi ifa eden sanığın, yüklenen suçu görevi gereği 29.11.2007 tarihli tutanakla ilçe jandarma komutanlığı tarafından zilyetliği teslim edilen 65… seri nolu uzun namlulu tüfekle işlemiş olması karşısında, hükmolunan cezanın TCK’nın 266. maddesi ile artırılması gerektiği gözetilmeden eksik cezaya hükmolunmuş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
a)Sanığın suçta kullandığı 65L.. seri nolu tüfeğin, 29.11.2007 tarihli tutanakla ilçe jandarma komutanlığı tarafından görevi nedeniyle teslim edilmesi, mülkiyetinin kendisine değil devlete ait olması karşısında, ilçe jandarma komutanlığına iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
b)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
Kanuna aykırı, sanık M.. Ç.. müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasından (ı) bendinde yer alan “TCK’nın 54/1. uyarınca müsaderesine,” ve “mermilerin” ibareleri ile TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan (b) ibaresinin çıkarılması biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 21/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.