Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2015/1442 E. 2019/13088 K. 12.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1442
KARAR NO : 2019/13088
KARAR TARİHİ : 12.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, hakaret, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanıklar hakkında hakaret ve mala zarar verme suçlarından kurulan kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar …, …, … ve müdafileri ile sanık …’ın, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
2-Sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a-Soruşturma evresinde bilgilerine başvurulan …, … ve …’in tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak dinlenmeleri ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı biçimde hükümler kurulması,
b-Kabule göre ise,
Silahla tehdit, suçu nedeniyle dosyaya yansıyan ve talep edilen somut (maddi) bir zararın bulunmaması, manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel oluşturmaması, engel adli sicil kaydı bulunmayan ve CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın suç tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, sanıklar …, … ve … hakkında, CMK’nın 231/6. maddesi uyarınca, sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyecekleri konusunda bir değerlendirme yapılmadan, “….olayın oluş biçimi,duruşmada izlenen tavırları, sabıkadaki bilgi ve belgelere göre ” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi; ayrıca sanık … hakkında hüküm tarihinde sanığın adli sicil kaydında bulunan sabıkasının TCK’nın 191/1. maddesi uyarınca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu olması ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında, bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapıldığının gözetilmemesi,
c-Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, …, … ve müdafileri ile sanık …’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/07//2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.