Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2015/10904 E. 2019/12793 K. 08.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10904
KARAR NO : 2019/12793
KARAR TARİHİ : 08.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, silahla tehdit, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanık hakkında katılanlar … ve …’a yönelik silahla tehdit ve mala zarar verme suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyiz isteğinin incelenmesinde;
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik katılan … vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2)Sanık hakkında katılan …’a yönelik imzasız mektupla tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne gelince;
a-Tehdit suçunun imzasız mektup ile işlenilmesi halinde, bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, kimin tarafından yazıldığının muhatabınca anlaşılamamış olması gerekmektedir. Somut olayda, mektubu kimin yazdığının müşteki tarafından anlaşılması ve müştekinin, sanığın adını vererek şikayetçi olması karşısında, imzasız mektupla tehdit öğesinin oluşmadığı gözetilmeden, yanlış nitelendirmeyle anılan Kanunun 106/2-b maddesi uyarınca hüküm kurulması,
b-Bozmaya uyularak sanığın eyleminin TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen suçu oluşturduğunun kabul edilmesi halinde ise;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma
işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafii ve katılan … vekilinin temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.