Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2015/10555 E. 2019/12785 K. 08.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10555
KARAR NO : 2019/12785
KARAR TARİHİ : 08.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, tebliğnamede müşteki sanık olarak belirtilen …’ın hükmü sanık sıfatıyla temyiz ettiği belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen silahla birden fazla kişi ile birlikte tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalardan ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık hakkında tehdit suçundan temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 106/2-a-c madde ve fıkralarındaki iki farklı artırım nedeninin gerçekleşmesi nedeniyle, cezanın alt sınırdan ayrılarak tayin edilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamacağı,
Eleştiri dışında cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesi uygulanmamış ise de, hak yoksunluğu kasıtlı suçtan verilen hapis cezasının kanuni sonucu olup, Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararı da nazara alınarak infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi aşağıdaki husus hariç hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başka ilamı bulunmasına karşın, 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 3-B maddesiyle değişik 1412 sayılı CMUK’nın 305/1. maddesi gereğince hüküm tarihine göre kesin nitelikteki adli para cezası içeren ilamın TCK’nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınması,
Kanuna aykırı ve sanık …’ın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktalarının; tekerrür uygulamalarına ilişkin kısmın karardan çıkarılarak yerine “Sanığın adli sicil kaydında yer alan Antalya 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 23/09/2009 tarihli ve 2005/327 Esas, 2009/1298 Karar sayılı ilamı ile TCK’nın 142/2-d maddesi gereğince haksız yere elde bulundurulan anahtarla kilit açmak suretiyle hırsızlık suçundan 7 yıl hapis cezasından dolayı mükerrir olduğu anlaşıldığından, TCK’nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın aleyhine değiştirmeme ilkesi gözetilerek, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/270 esas, 2010/232 sayılı kararına konu hükümlülüğün esas alınarak belirlenmesine” ibaresinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.