Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/55392 E. 2019/8582 K. 09.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/55392
KARAR NO : 2019/8582
KARAR TARİHİ : 09.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Birden fazla kişi ile birlikte tehdit
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanıklar müdafiinin tehdit suçundan kurulan beraat hükümlerini yalnızca vekalet ücreti yönünden temyiz ettiği belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık … hakkında katılanlar …, …, …, … ve … ile sanık … hakkında katılanlar …, …, … ve …’a yönelik tehdit suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyizde;
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 ve CMK’nın 327/2. maddeleri uyarınca beraat eden ve kendisini müdafi ile temsil ettiren sanık … yararına ve Hazine aleyhine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık … müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, hüküm fıkrasına, “2013 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. madde ve fıkrası uyarınca, 1320 TL maktu vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanık …’a verilmesine” cümlesinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında katılan …’a yönelik tehdit suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Sanık …’ın, olay günü katılan …’ı “seni öldüreceğim, yaşatmayacağım, sizi bu köyden terk ettireceğim” demek suretiyle tehdit ettiğinin tanık … ve katılanın aşamalarda değişmeyen beyanları ile doğrulanması karşısında, tanık ile katılanın anlatımına neden itibar edilmediği, hangi anlatımın hangi nedenle üstün tutulduğu da yöntemince açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Bozmaya uyularak yapılan değerlendirme neticesinde, sanığın eylemi gerçekleştirdiğinin ve eylemin TCK’nın 106/1. maddesinin ilk cümlesine uyduğunun kabulü durumunda ise; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı ve katılan … vekili ile sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.