Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/53226 E. 2019/5841 K. 02.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/53226
KARAR NO : 2019/5841
KARAR TARİHİ : 02.04.2019

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Düşme

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
A) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde;
24/01/1995 doğumlu olan mağdur …’ın suç tarihinde 15 yaşından büyük olduğu, şahsa sıkı sıkıya bağlı şikayet ve şikayetten vazgeçme haklarının kanuni temsilciye değil mağdura ait olacağı, mağdur …’ın 6 aylık süre içerisinde şikayetçi olmadığı, TCK’nın 73/1. maddesinde öngörülen 6 aylık süre içerisinde şikayetçi olunmaması nedeniyle düşme kararı verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden,
Eyleme, yükletilen suça ve düşme kararına yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B) Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde;
1) Sanığın, mağduru “çıkın dışarı öldüreceğim sizi” şeklindeki sözlerle tehdit ettiğini iddia edilmesi karşısında, sanığın eyleminin TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde tanımlanan mağdurun hayatına yönelik bir saldırı gerçekleştirme niteliğinde olduğu halde, aynı maddenin 2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit olarak kabul edilerek yerinde olmayan gerekçeyle düşme kararı verilmesi,
2) Bozma kararına uyulması ve TCK’nın 106/1-1. maddesindeki tehdit suçunun oluştuğunun kabulü halinde ise;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.