Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/51458 E. 2015/2373 K. 29.01.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/51458
KARAR NO : 2015/2373
KARAR TARİHİ : 29.01.2015

Tebliğname No : KD – 2011/72180

Yaralama ve mala zarar verme suçlarından sanıklar B.. D.., Y.. D.., C.. D.., M.. D.. ve S.. D.. hakkında yapılan yargılama sonunda, sanık C.. D..’un mala zarar verme suçundan, diğer sanıkların mala zarar verme ve yaralama suçlarından mahkumiyetlerine dair, Baykan Asliye Ceza Mahkemesince verilen 11.11.2010 tarih ve 2009/136 esas, 2010/114 karar sayılı hükmün sanıklar tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 30/09/2014 gün ve 2012/34381 esas, 2014/27698 karar sayılı kararıyla;
1- Sanıklar B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’ya yükletilen yaralama, mala zarar verme ve sanık C.. D..’a yükletilen mala zarar verme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığı da rastlanmamıştır,
Ancak,
Hükümlerden önce, 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanunun 5. maddesi ile yapılan değişiklikle, 5237 sayılı TCK’nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan “yaptırım” ibaresinin tedbir olarak değiştirilip, 5275 sayılı Kanunun 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, para cezasının ödenmemesi halinde, hapse çevrileceğinin sanığa ihtar edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanıklar B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına ibarelerin hükümlerden çıkarılması” biçiminde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,” karar verilmiştir.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2014 gün ve 2011/72180 sayılı yazısı ile;
“İtiraza konu uyuşmazlığın konusu sanığa hükmedilen para cezasının ödenmemesi halinde, geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtar edilmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkindir.
5237 sayılı TCK’nın 50/6 maddesi hükmüne göre, sanığa hükmedilen para cezası dışında diğer seçenek tedbirlere uyulmaması ve seçenek tedbirlerin yasal süresi içerisinde yerine getirilmeye başlanmaması ya da devam edilmemesi halinde hükmü veren mahkemece karar verileceği; ancak, adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde 5275 sayılı Yasanın 106/3. maddesi gereğince Cumhuriyet Savcısı tarafından hapis cezasına çevrilmesi gerektiği, mahkemece, “hapis cezasına seçenek yaptırım olarak, verilen adli para cezasının taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi halinde mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği düzenlenmektedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında, Baykan Asliye Ceza Mahkemesince, katılan sanıklar B.. D.. T.., M.. D.., Y.. D.. ve S.. D.. hakkında, yaralama ve mala zarar verme suçundan 1500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin kararda, katılan sanıklar hakkında, hükmolunan adli para cezasının miktarı, mağdur sanığın dosya kapsamından anlaşılan ekonomik durumu göz önüne alınarak, TCK’nın 52/4 maddesi gereğince her bir taksit miktarı 150,00 TL olmak üzere 10 eşit taksitler halinde ödenmesine, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına, (ihtarat yapılamadı) şeklinde yapılan açıklamaların hukuka aykırılık taşımadığı;
Mahkemece TCK’nın 52/4 maddesince katılan sanıklara yönelik ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine yönelik yapılan ihtaratın, TCK 50/6 maddesi uyarınca ya da 5275 sayılı Yasanın 106/3 maddesi kapsamında bulunduğunun belirtilmediği,
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3 maddesinin (18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı kanunun 81 maddesince değişik) hükmüne göre, hükümlü tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir. ” şeklindeki düzenleme karşısında, ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrileceğinde herhangi bir kuşku bulunmamaktadır hapis cezası Kamuya yararlı bir işte çalıştırmaya dönüştürülmekte, buna ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde, kalan cezanın açık ceza evinde yerine getirileceği düzenlenmektedir. Bu düzenlemeyle hapis cezasının infazın ne şekilde yapılacağı açıklanmaktadır.
Bu açıklamalar çerçevesinde, Baykan Asliye Ceza Mahkemesinin 11/11/2010 tarih ve 2009/136 Esas ve 2010/114 Karar sayılı ilamında katılan sanıklar, B.. D.. T.., M.. D.., Y.. D.. ve S.. D.. hakkında TCK 52/4 maddesi kapsamında ödenmeyen para cezalarının hapse çevrileceğine ilişkin ihtaratın, yapılmasında hukuka aykırı bir durum bulunmamaktadır.
Bu itibarla, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 30/09/2014 gün ve 2012/34381 Esas, 2014/27698 Karar sayılı kararıyla sanıklar Bilmez Doğan Teymur, Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’ya yükletilen yaralama, mala zarar verme ve sanık C.. D..’a yükletilen mala zarar verme eylemleriyle ilgili olarak hükümlerden önce, 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanunun 5. maddesi ile yapılan değişiklikle, 5237 sayılı TCK’nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan “yaptırım” ibaresinin tedbir olarak değiştirilip, 5275 sayılı Kanunun 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, para cezasının ödenmemesi halinde, hapse çevrileceğinin sanığa ihtar edilmesi, kanuna aykırı ve sanıklar sanıklar B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına ibarelerin hükümlerden çıkarılması” biçiminde düzeltilerek onanmasına ilişkin verilen kararın kaldırılarak yerel mahkemece ödemeyen para cezalarının hapse çevrileceğini ilişkin yapılan ihtaratın hukuka aykırı olmadığının kabulüyle yerel mahkemece katılan sanıklar yönünden yaralama ve mala zarar verme suçlarından hükümlerin onanmasına karar verilmesi istemiyle anılan karara itiraz edilmiştir.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya kapsamına göre,
1-İtirazımızın KABULÜNE,
2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 30/09/2014 gün ve 2012/34381 Esas, 2014/27698 Karar sayılı katılan sanıklar B.. D.. T.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’ya yükletilen yaralama, mala zarar verme ve sanık C.. D..’a yükletilen mala zarar verme eylemleriyle ilgili olarak verilen düzeltirerek onama kararının KALDIRILMASINA,
3-Baykan Asliye Ceza Mahkemesinin 11/11/2010 tarih ve 2009/136 Esas ve 2010/114 Karar sayılı ilamında katılan sanıklar, Bilmez Doğan Teymur, M.. D.., Y.. D.. ve S.. D.. hakkında verilen hükümlülük kararlarının ONANMASINA,
4-İtirazımız yerinde görülmediği takdirde, dosyanın incelenmek üzere Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi, itirazen arz ve talep olunur.” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraz, sanık C.. D.. hakkında mala zarar verme suçundan, diğer sanıklar B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D.. hakkında mala zarar verme ve yaralama suçlarından mahkumiyetlerine dair kararın düzeltilerek onanmasına dair, Dairemizin 30/09/2014 tarihli kararına ilişkin olup, aynı kararda yer alan karar vermeye yer olmadığı, temyiz isteklerinin reddi ve bozma hükümleri inceleme dışı bırakılmıştır.
III- KARAR
Doğrudan adli para cezasına mahkumiyet halinde TCK’nın 52/4 maddesi uyarınca sanıklara yönelik ‘ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine’ şeklindeki ihtarın hukuka aykırı bulunmadığı, zira; Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106/3 maddesine göre, hükümlünün tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödememesi halinde, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarının hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceği ayrıca bu tedbirin gereklerinin yerine getirilmemesi halinde hapsin infazına devam olunacağı da gözetilerek,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 30/09/2014 gün ve 2012/34381 esas, 2014/27698 karar sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,
Baykan Asliye Ceza Mahkemesince verilen 11.11.2010 tarih ve 2009/136 esas, 2010/114 karar sayılı hükmün itiraz konu sanık ve suçlar yönünden yeniden incelenmesi sonucu;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanıklar B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’ya yükletilen yaralama, mala zarar verme ve sanık C.. D..’a yükletilen mala zarar verme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanıklar C.. D.., B.. D.., Y.. D.., M.. D.. ve S.. D..’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, itiraz yazısına uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, itiraza konu edilmeyen, sanık ve suçlar yönünden kurulan 30.09.2014 tarihli Dairemiz kararının aynen muhafazasına, 29/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.