Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/49005 E. 2015/1894 K. 22.01.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/49005
KARAR NO : 2015/1894
KARAR TARİHİ : 22.01.2015

Tebliğname No : 4 – 2014/388486
MAHKEMESİ : Osmaniye 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2012
NUMARASI : 2012/36 (E) ve 2012/387 (K)
SUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali, görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-)Mala zarar verme suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık K.. G.. ‘in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2-)Tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyizde ise,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-)Eskişehir Askeri Hastanesi’nin 19.12.2011 tarihli hasta çıkış belgesinde, sanığın psikiyatri kliniğinde yatarak tedavi gördüğünün belirtilmesi karşısında; suç tarihinde sanığın TCK’nın 32. maddesi gereğince “akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış yada önemle derecede azalmış olup olmadığı” hususunda iddiaya konu eylemler yönünden sağlık kurulu raporu alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
b-)Kabule göre de,
aa-)Tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden, sanığın, aşamalarda, mağdur A.. Ç..’nın, çocuğunu kendisine göstermediğini, suç tarihinden 10 gün önce kendisini dövdüğünü savunması ve bu hususun adli raporla doğrulanması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak TCK’nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanma olanağının tartışılmaması
bb-)Sanığın, silahla tehdit eylemini aynı mağdurlara yönelik gerçekleştirmesi nedeniyle TCK’nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık K.. G..’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.