Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/43119 E. 2015/27006 K. 15.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/43119
KARAR NO : 2015/27006
KARAR TARİHİ : 15.04.2015

MAHKEMESİ : Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığını ihlal

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Tehdit suçundan kurulan karara ilişkin olarak;
Suça sürüklenen çocuğa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin, ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
Suça sürüklenen çocuğun, kardeşinin sınıfında başka bir öğrenci ile arasında geçen tartışma sonrasında öğretmenin kendisini dövdüğünü ve bu nedenle okuldan ayrılıp haber vermeye geldiğini söyleyen kardeşinin bu beyanı üzerine öğretmeniyle konuşmak amacıyla eğitim aldığı okula gidip sınıfa girdiği ve ders yapmakta olan mağdurla tartışıp tehdit ettiği okulun ve sınıfın öğrenci yakınları tarafından gidilmesi mutad yerlerden olması karşısında, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında hükümlülük kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve suça sürüklenen çocuk …. müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15.04.2015 tarihinde, Üye.. konut dokunulmazlığının ihlali suçunun onanması gerektiği yolundaki karşı düşüncesiyle, tehdit suçuna ilişkin hüküm yönünden oybirliği, konut dokunulmazlığını bozma suçuna ilişkin hüküm yönünden oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Suça sürüklenen çocuk hakkında müşteki .’in görev yapmakta olduğu okula gidip, izin almadan sınıfa girerek ders yapmakta olduğu sırada tehdit etmesi nedeniyle, tehdit ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarına ilişkin TCK’nın 106/1 ve 116/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.
TCK’nın 116. maddenin 1. fıkrasında, bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişinin cezalandırılması öngörülmüştür.
Maddenin 2. fıkrasında ise “ Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi hâlinde… cezasına hükmolunur.” hükmü düzenlenmiş, kişilerin işyerlerine“rızasına aykırı olarak girme veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmama” eylemlerinin, işyerlerinde de bir dokunulmazlık sağlayacağı belirtilmiştir.
İşyerinin kamuya ait veya özel kişiye ait olup olmadığına ilişkin bir ayrıma gidilmemiş, yalnızca “açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri” kapsam içine alınmış, bir izin alınmak suretiyle girilebilen çalışma alanı ve işyerlerinde 116. maddenin 1. fıkrasındaki suçun işlenmeye elverişli olduğu hükme bağlanmıştır.
Maddenin 2. fıkrasında, birinci fıkrada öngörülen “rıza dışında girme ya da rıza ile girdikten sonra rızaya aykırı olarak orada kalma ve çıkmama” eylemlerinin suç oluşturabilmesi için, bu fiillerin “açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi” gerektiğinden söz edildiğine göre, girilip çıkılmayan ve rıza dışında kalınmaya devam edilen yerin “açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerlerden olmaması” ya da söz konusu hukuka aykırı fiilin işlendiği yerde bulunulan zaman diliminde, orasının “mutat olarak girilebilecek yer” özelliğinin bulunmaması gerekir.
Bir okulun gündüz saatlerinde ve eğitime açık zaman diliminde mutat olarak girilmeye elverişli ve izinle girilmeyecek yerlerden olduğu, herkesin gidip orada iş ya da işlemini yaptırabileceği açık iken, geceleyin ya da kapalı bulunduğu veya eğitim yapılmakta olan zamanlarda, mutat olarak girilmeye elverişli olmadığı gibi, eğitim yapılan sınıf, toplantı yapılan öğretmenler odası vb. yerlerin, izin istemine gerek olmadan, herkesin her zaman istediği şekilde girebileceği yerlerden olduğundan da söz edilemez.
Bir mahkeme salonu, duruşmanın açık yapıldığı zamanlarda mutat olarak girilmeye elverişli yerlerden ise de, hakim ya da savcı odasının izinsiz, herkesin mutat olarak girip çıkabileceği yerlerden olduğundan söz edilemez. Yine Yargıtay müzakere salonları, duruşma salonu olarak kullanıldığı zamanlarda herkese açıklık ilkesi gereği izin alınmadan girilebilir yerlerden ise de, dosya görüşmesinin Kanun gereği gizli olarak sürdürüldüğü zaman dilimlerinde herkesin izinsiz girip çıkabileceği alanlar olarak kabul edilemez. Nitekim madde gerekçesi, mutat olarak girilebilen işyerlerine gündüz ya da çalışma saatlerinde girilmesinin, hak sahibinin örtülü rızası nedeniyle suç oluşturmayacağını, ancak halka açık olmayan, çalışma saatleri dışında girilmesinin işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturacağını vurgulamaktadır.
Dolayısıyla işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun oluşabilmesi için,
1-Suç yerinin açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerlerden olmamasını,
2-Mağdurun rıza dışı girilen yerde çalışma ve iş yapma yükümü ya da hakkının bulunmasını,
3-İzinle girilmişse, rıza dışında ve kendisine çıkması söylendiği halde orada kalmayı ya da varsayılan rızasızlık olarak belirtebileceğimiz bir suç eyleminin kendisine karşı gerçekleştirilmesini,Gerektirmektedir.
Açıkladığımız nedenlerle inceleme konusu dosyada suça sürüklenen çocuğun, müşteki öğretmen …’in görev yapmakta olduğu okula gidip, ders yapmakta olduğu sırada ölümle tehdit etmesinin, herkesin mutat olarak izin almadan girmesine açık ve elverişli olan yerlerden olmayan, eğitim ve öğretim yapılmakta olan sınıfta gerçekleştiği ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçunun konu unsurunun oluştuğu kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun, söz konusu sınıfın herkesin girebileceği yerlerden olduğu düşüncesiyle verdiği bozma kararına katılamıyorum.