Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2014/40501 E. 2019/775 K. 22.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/40501
KARAR NO : 2019/775
KARAR TARİHİ : 22.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme, tehdit, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1) Sanığa yükletilen kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
TCK’nın 53/l-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler ve anılan Kanun’un 53/1. maddesinde sayılan diğer hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemiş ise de infaz evresinde resen ve doğru olarak TCK’nın 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/ 85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
.2.
Anlaşıldığından sanık …’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2) Sanık hakkında tehdit, kasten yaralama ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
a) Sanık ve hakkındaki hükümlerinin açıklanmasının geri bırakılmasında karar verilen temyiz dışı diğer sanık …’un, olay günü ceza evi giriş kapısında taşkınlık yaptıkları için infaz koruma memurları olan müştekiler tarafından koğuşlarına götürecekleri sırada kırdıkları cam parçası ile müştekileri tehdit ettikleri ve müşteki …’ı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladıkları olayda, sanığın yaralama ve tehdit eylemlerinin infaz koruma memurlarının görevlerini engellemeye yönelik olduğu ve bir bütün halinde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yaralama ve tehdit suçlarından da sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
b) Sanığın görevi yaptırmamak için direnme eylemini birden fazla görevliye karşı gerçekleştirdiği sabit olmasına rağmen, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
c) TCK’nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yününden ve 53/1-a,d,e bentlerindeki hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geeçerli olacağının gözetilmemesi,
d) Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.