YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/37981
KARAR NO : 2018/22129
KARAR TARİHİ : 18.12.2018
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Davanın reddi
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Bozma
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Müşteki …’ın polis merkezine 21/12/2011 tarihinde müracaat etmesi üzerine aynı tarihte alınan beyanında; 20/12/2011 tarihinde eski eşi olan sanığın kendisini telefonla aradığını, ancak alo sesi duyunca telefonu kapattığını, daha sonra sanığın müşterek çocukları olan …. arayarak kendisini tehdit ettiğini, müracaat günü de sanığın kendisini telefonla aradığını, konuşmaması üzerine telefonuna kayıtlı mesajı çekerek tehditte bulunduğunu belirterek şikayetçi olması üzerine, …. Cumhuriyet Başsavcılığının 09/04/2012 tarihli iddianamesiyle sanığın müştekiye karşı 21/12/2011 tarihi ve öncesinde tehdit suçunu işlediğinden bahisle TCK’nın 106/1-1,43,58 maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle temyiz konu kamu davanın davası açıldığı, davanın reddine konu edilen ….. 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/413 Esas, 2011/1093 Karar sayılı dosyasında sanık ve müşteki aynı olsa da, suç tarihinin 22/03/2011 ve öncesi olduğu, sanığın bu davaya konu eylemleri nedeniyle hakkında ….. Cumhuriyet Başsavcılığının 18.05.2011 tarihli iddianamesiyle kamu davası açıldığı, bu iddianame ile hukuki kesintinin gerçekleştiği, 22.12.2011 tarihi ve öncesine konu eylemlerin yeni bir suç teşkil ettiği gözetilmeksizin yetersiz ve yerinde olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi,
2) Sanığın tehdit suçunu işlediği sabit görüldüğü takdirde;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
./..
.2.
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.