Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/8032 E. 2015/25076 K. 23.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8032
KARAR NO : 2015/25076
KARAR TARİHİ : 23.03.2015

Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Tanıklık yapan farklı kişilerin, geçmişte yaşadıkları aynı olaya ilişkin anlatımlarının bire bir aynı olması beklenemez. Ayrı ayrı ve sonraki tanıklar yanında bulunmaksızın dinlenen tanıkların anlatımları arasında yargılama açısından önemli olan konularda, uzlaştırılması mümkün olmayan çok büyük farklılıklar ya da çelişkiler olması halinde, yüzleştirilmeleri yoluyla çelişki giderilmeye çalışılır. Tanığın, duruşmada sözlü olarak aktaracağı bilgilerde, araya zamanın girmesi nedeniyle unutma, hatırlayamama, daha önceden alınan ifadelerini aynen aktaramama gibi durumlarla karşılaşılması mümkün olduğundan CMK’nın 212/2 maddesi, tanığın önceki beyanlarının, duruşmada ifadesinin alınmasından sonra okunmasını, bu şekilde farklılıkların giderilmesini amaçlamaktadır. Tanığın, aşama anlatımları arasında, araya zamanın girmesi ve dilin işlevsel niteliği nedeniyle ihmal edilebilir farklılıklar bulunması doğaldır.
Yargılamaya konu somut olayda; katılan …. ile tanıklar…. ile …’in soruşturma ve kovuşturma evrelerinde, sanığın elinde balta ile tehdit içeren sözler söylediği ve hakaret ettiği yönünde anlatımda bulundukları, sadece tanık ..soruşturmadaki ifadesine göre farklı beyanda bulunarak duruşma ifadesinde ısrar ettiği, ilk ifadelerinden yaklaşık sekiz ay sonra duruşmada dinlenen tanıkların, şikayet dilekçesinde bildirildiği ve kendilerinin de ifade ettikleri gibi birden fazla olay olması nedeniyle, iddianamede tanımlanan eylemi tam olarak hatırlamalarının ve duruşmada da önceki ifadelerinin aynısını tekrarlamalarının beklenemeyeceği, ayrıntılarda ihmal edilebilir farklılık olsa bile katılan ve tanıkların, sanığa yüklenen eylemi özünde birbirleri ile uyumlu şekilde ifade ettikleri gözetilmeden, “anlatımlar arasında bariz mübayenetler bulunduğu ve bu mübayenetlerin giderilemediği, katılanın açtığı şuf’a davasını kaybetmesinin verdiği kızgınlıkla atfı cürümde bulunmuş olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphe oluştuğu” şeklindeki gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan …. vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.