YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/7750
KARAR NO : 2013/17565
KARAR TARİHİ : 05.06.2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A) Faizle kanuni yetkisi bulunmayan 3. kişiden borç para almanın hukuka aykırı olduğunu bilmesi gereken bu nedenle de suçun mağduru ve doğrudan doğruya zarar göreni olmayan müştekinin mahkemece Kanuna aykırı gerekçeyle kamu davasına katılan olarak kabulünün, müşteki …’e bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca müşteki … vekilinin tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B) Kovuşturma evresinde duruşmadan haberdar edilmeyen ve katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan Hazinenin 5271 sayılı CMY.nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek Hazine vekilinin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1- Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir.
Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak gerekçesiz hüküm kurulması,
2- Suçtan zarar gören, davaya katılma ve hükmü temyiz etme yetkisi bulunan Maliye Hazinesi davadan haberdar edilerek aleyhe kanıt sunma imkanı tanınmadan, duruşmaya devamla hüküm kurularak CMK’nın 234 ve 260. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve suçtan zarar gören Hazine vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN başkaca yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.