Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/33966 E. 2014/1581 K. 22.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/33966
KARAR NO : 2014/1581
KARAR TARİHİ : 22.01.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanıklara yükletilen hakaret, yaralama ve sanık …’e yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanık …’in, tek fiille birden fazla kolluk görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ettiği ve görevlerini yaptırmamak için direndiği kabul edilmesine karşın, sözü edilen eylemleri nedeniyle verilen cezalardan TCK’nın 43/2. maddesi uyarınca arttırım yapılmamış ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Cezaların eleştiri dışında kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK’nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanıkların kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık Tekin Gürbüz müdafii ile sanık …’in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte yanılgılar olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları, tebliğnameye uygun olarak, “TCK’nın 53/l-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanıkların kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam etmesine”, biçiminde DÜZELTİLMESİNE, başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin bu bağlamda ONANMASINA,

2- Sanıklar hakkında tehdit suçundan kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Katılan İbrahim Arıcı ile tanıklar İbrahim Birincioğlu ve Cafer Rıza Varsak’ın, soruşturma aşamasındaki ifadelerinde, sanıklardan …’in karakolda beklediği sırada katılanlar Gülay Onay ve Aygün Simay Urgan’a, “sizin yüzünüzden buradayız, çıkınca sizi sinkaf edeceğim” diyerek tehditte bulunduğunu açıklamaları, katılanların, her iki sanığın da kendilerine yönelik tehditte bulunduklarını beyan etmeleri ve kovuşturma evresinde alınan ifadelerin olayı aydınlatıcı mahiyette bulunmaması karşısında, katılanlar Gülay Onay ve Aygün Simay Urgan’ın iddiaları ile diğer katılan İbrahim Arıcı’nın ve adı geçen tanıklar yeniden dinlenerek beyanları arasındaki çelişkinin yöntemince giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde irdelenerek hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığının belirtilmesi ve sanıkların fikir ve eylem birliği içinde hareket edip etmedikleri de değerlendirilerek hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Kabule göre de; TCK’nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanıkların kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık Tekin Gürbüz müdafii ile sanık …’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşüncenin reddiyle, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.