Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/30978 E. 2015/40736 K. 23.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/30978
KARAR NO : 2015/40736
KARAR TARİHİ : 23.12.2015

Tebliğname No : 4 – 2011/402410
MAHKEMESİ : Küçükçekmece 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/06/2011
NUMARASI : 2007/11 (E) ve 2011/385 (K)
SUÇLAR : Tehdit, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme, 6136 sayılı Kanuna aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1)Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, görevi yaptırmamak için direnme eylemini, birden fazla polis memuruna karşı, tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı,
Eleştiri dışında cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının, kapsam ve içerik itibariyle infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık E.. Y.. müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2)Sanık hakkında, tehdit ve genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a)Sanığın tehdit amacıyla, müştekinin evinin önüne gelerek ateş etmesi ve ardından dışarı çıkan müştekiye yine tehdit kastı ile ateş etmesinden ibaret eylemlerinin, TCK’nın 106/2-a, 43/1. maddesine uyan silahla tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturduğu, aynı Kanunun 44. maddesi uyarınca sadece en ağır cezayı gerektiren tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ve kanuni olmayan hukuki nitelendirme ile ayrıca TCK’nın 170/1-c maddesindeki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkumiyet kararı verilmesi,
b)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık E.. Y.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddi ile HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.