Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/28297 E. 2015/38568 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28297
KARAR NO : 2015/38568
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

Tebliğname No : 4 – 2011/361158
MAHKEMESİ : Ankara(Kapatılan) 3. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2011
NUMARASI : 2011/190 (E) ve 2011/501 (K)
SUÇLAR : Tehdit, hakaret

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, kendisi hakkında icra takibi başlatan katılan avukata telefon ederek söylediği” siz benim araçlarıma nasıl yakalama çıkartırsınız, ananızı avradınızı sinkaf ederim, siz kim oluyorsunuz, sizi keserim, yaşatmam” şeklindeki sözlerinin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturabileceğinden suçu nitelendirme ve kanıtları değerlendirme görevinin üst dereceli asliye ceza mahkemesine ait olduğu gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığın kamu görevlisi sayılan avukata karşı görevi nedeniyle icra takibi yaptığı sırada telefonda hakaret eyleminin TCK’nın 125/3-a maddesine uyacağının gözetilmemesi,
3-Kabule göre de;
a)Sanığa verilen hapis cezalarının alt sınırından belirlenmesine karşın, ertelemede denetim süresinin alt sınırdan uzaklaşılarak verilmesi,
b) Sanığın suçları kabul etmediği halde soruşturma aşamasında ifadeleri alınan M.. S.. ve İ.. B..’un tanık sıfatıyla ifadelerine başvurulmadan eksik kovuşturmayla hüküm kurulması,
c)5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir.
Anılan maddedeki zarar kavramından, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır.
İşlenen tehdit ve yaralama suçları nedeniyle mağdurun giderilmesi gereken herhangi bir maddi zararının bulunmaması ve sanığın silinme koşulları oluşmuş adli sicil kaydının bulunması karşısında; mahkemece, sanığın kişilik özellikleri, duruşmadaki tutum ve davranışları ile Kanun maddesindeki diğer koşulların bulunup bulunmadığının tartışılması yerine, “zararın karşılanmadığı” biçimindeki kanuni olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık Ş.. T.. ve müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın CMK’nın 7. maddesi gözetilerek sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın CMUK’nın 323. maddesi uyarınca görevli O Yer Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine, yeniden hüküm kurulurken karşı temyiz olmadığından 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesine uygun olarak sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 26/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.