Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/18836 E. 2015/35378 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/18836
KARAR NO : 2015/35378
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Tebliğname No : 4 – 2011/239204
MAHKEMESİ : Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/02/2011
NUMARASI : 2008/405 (E) ve 2011/41 (K)
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık H.. C..’a yükletilen mala zarar verme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
2-Sanık R.. C..’ın mağdur H.. C..’a karşı yaralama eyleminden verilen düşme kararının da usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından, sanık H.. C.. müdafii ile sanık R.. C..’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3-Diğer suçlardan kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Sanık R.. C..’ın, yaralama suçunu kardeşine karşı sopayla işlemesi karşısında, TCK’nın 86/3-a ve 86/3-e maddesindeki iki nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, aynı Kanunun 61. maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle ceza tayini gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamış, başkaca nedenler de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a)Sanık M.. C..’ın, av tüfeğini mağdurlar Rasim ve Selim’e doğrultup “bu köpeği çözeni vururum” diyerek iki el ateş etmekten ibaret eyleminin, TCK’nın 106/2-a maddesine uyan tehdit ve 170/1-c maddesine uyan genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturduğu, bu durumda TCK’nın 44. maddesi uyarınca sadece en ağır cezayı gerektiren silahlı tehdit suçundan dolayı mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ve kanuni olmayan hukuki nitelendirme ile TCK’nın 170/1-c maddesindeki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkumiyet hükmü kurulması,
b)Sanık R.. C..’ın, kardeşi ve aynı zamanda komşusu olan sanık H.. C..’dan ortak kullanılan yere bağladığı köpeği kaldırması isteğinin kabul görmemesi sebebiyle başlayan tartışmada yaralama eylemini gerçekleştirmiş olabileceğinin anlaşılması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi değerlendirilerek, sonucuna göre sanık Rasim lehine TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
c)Yaralama suçlarından kurulan hükümlerde, 5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca adli para cezalarının 24 eşit taksitte ödenmesine karar verilirken, taksit aralıklarının gösterilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar H.. C.. ve M.. C.. müdafii ile sanık R.. C..’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.