Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2013/17844 E. 2015/35153 K. 09.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17844
KARAR NO : 2015/35153
KARAR TARİHİ : 09.10.2015

Tebliğname No : 4 – 2011/220293
MAHKEMESİ : Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2010
NUMARASI : 2010/140 (E) ve 2010/789 (K)
SUÇLAR : Tehdit, yaralama

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, Anayasa Mahkemesinin, CMUK’nın 305. maddesinin kesin hükmü düzenleyen fıkrasını iptal kararının yürürlüğe girdiği 07.10.2010 ila 5320 sayılı Kanun’un kesin hükmü düzenleyen geçici 2. maddesinin yürürlüğe girdiği 14/04/2011 tarihleri arasında kesin hüküm olmadığı cihetle, mahkemenin yaralama suçu nedeniyle hükmolunan adli para cezasının kesin olduğu gerekçesi ile temyiz isteğinin reddine ilişkin ek kararı kaldırılarak dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, mahkemenin, kabul, takdir ve uygulamasına göre haksız tahrik indirimi uygulanmasını gerektirir bir neden olmadığından Yargıtay C.Başsavcılığının haksız tahrik nedeniyle bozma isteyen görüşüne iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
Sanık C.. Ö..’e yükletilen tehdit ve yaralama, sanık M.. Ö..’e yükletilen tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Sanıkların, yüklenen suçu birlikte işlediklerinin kabul edilmesine karşın, hükümde, TCK’nın 106/2. maddesinin (a) bendi yanında (c) bendine de yer verilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından sanıklar C.. Ö.. ve M.. Ö..’ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 09/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.