YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12342
KARAR NO : 2015/26929
KARAR TARİHİ : 15.04.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, yaralama
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanığa yükletilen hakaret ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık …. ve katılan … vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıktan alacağı olduğunu iddia eden katılanın sanığın dükkanına geldiği, dükkanın önünde oturan sanığı içeriye çağırdığı, dükkana giren sanığın, eliyle katılanı iterek içeriden aldığı satır ile katılana “çık lan dışarı şerefsiz, kendini mi öldürtmek istiyorsun” diyerek satırla vurup yaraladığı olayda, hem tehdit hem de yaralama suçundan dava açılmışsa da, özel bir maddi içtima kuralı olarak düzenlenen TCK’nın 106/3. maddesi uyarınca iki ayrı eylem ve suçtan söz edilebilmesi için yaralama fiilinin tehdit amacıyla işlenmesinin zorunlu bulunması ve yaralama eyleminin tehdit amacıyla işlendiğine ilişkin delil bulunmaması karşısında, sanığın yaralama kastını açıklamaya yönelik olarak söylediği sözlerin, ayrıca tehdit suçunu oluşturmayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık … ve katılan .. vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.