YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/9536
KARAR NO : 2012/25770
KARAR TARİHİ : 19.11.2012
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : İmar kirliliğine neden olma, mühür bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyizde;
Niteliğine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu, sanık tarafından yapılan itirazın, Kayseri 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 04.08.2009 tarih ve 2009/995 D.İş sayılı kararı ile reddine dair karar verildiği,
Anlaşıldığından sanık … müdafiinin tebliğnameye uygun olarak temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2- İmar kirliliğine neden olma suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) TCK’nın 184/4. maddesinin; “Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde uygulanır” hükmü uyarınca, özel imar rejimine tabi olmayan mücavir alanda veya köy ve mezralarda,anılan maddenin 1. fıkrasının uygulanamaması ve Yahyalı Belediye Başkanlığının 18.03.2009 tarihli yazısında, ev yaptırılan parselin belediye mücavir alanında kaldığının belirtilmesi karşısında, söz konusu inşaatın özel imar rejimine tabi yerler içinde kalıp kalmadığı da saptanarak, sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Suça konu inşaata ilişkin düzenlenen 06.06.2008 tarihli tutanakta “… karkas ve cam halinde iken” mühürleme yapıldığı ve 23.07.2008 tarihli tutanakta ise “inşaatın tamamlanarak işyeri olarak teşrif edildiğinin” belirtilmesi, sanığın “büro olarak kullandığımız yerin camlarını değiştirmek suretiyle market haline getirdik” şeklindeki savunması karşısında, suça konu inşaatta mahallinde uzman bilirkişi ile birlikte keşif yapılarak, yapı tatil zaptında açıklanan ruhsata aykırı inşaatın nelerden ibaret olduğu ve TCK’nın 184/1. maddesi kapsamında bina niteliğinde bulunup bulunmadığı kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmadan, mahkemece bilirkişi olmadan yapılan keşifteki harici gözlem sonucunda, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
c) TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca para cezası taksitlendirilirken, infazda duraksamaya yol açacak şekilde taksit aralığının gösterilmemesi,
d) Kabule göre de;
CMK’nın 231/6-c maddesi hükmünün, sanığın mağdur veya kamuya verdiği maddi zararın karşılığı olan paranın ödenmesini gerektiren somut olaylarda uygulanabileceği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre; sanığın kendisine ait taşınmaza ruhsatsız olarak bina yaptığının saptanması ve bu nedenle yargılamaya konu olayda sanık tarafından kişilere veya kamuya ödenmesi gereken somut, maddi bir zarar bulunmaması karşısında; TCK’nın 184/5. maddesinde yer alan etkin pişmanlık ve CMK’nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulama olanağının, birbirinden bağımsız olarak ele alınıp değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, “inşaatı ruhsata uygun hale getirerek çevreye vermiş olduğu somut zararı gidermediği” biçimindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve sanık … müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.