Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/8265 E. 2013/24411 K. 02.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/8265
KARAR NO : 2013/24411
KARAR TARİHİ : 02.10.2013

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A) Sanıklar hakkında hakaret suçundan verilen kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez oldukları anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar … ve …’ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B) Tehdit suçundan kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Anayasanın 141/3, 5271sayılı CMK’nın 34/1, 230/1 1412 sayılı CMUK’nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve de herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapması ve bu açıdan gerekçelerde disiplin işlemini yerine getirmesi için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların iddia, savunma ve varsa tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması, belirsiz, kapalı ve duraksamalı söylemlerden kaçınılması, suçun kanuni öğeleri ve kabul edilen olayların gösterilmesi gerekmekte olup, incelenen dosyada;
Sanık … hakkında tehdit suçundan açılmış bir dava bulunmadığı ve kararın gerekçesinde de sanığın işlediği kabul edilen herhangi bir tehdit eyleminden söz edilmediği halde bu suçtan mahkumiyetine karar verilmesi,
Sanık … yönünden de; sanığa atılı eyleme dayanak oluşturan ve kollukta tanzim edilen 18.04.2008 tarihli mesaj çözüm tutanağında, suça konu sözlerin yer aldığı mesajları katılana ait hatta gönderdiği anlaşılan telefon numarası ile ilgili yapılan araştırmada, hattın sanık adına kayıtlı olmadığının anlaşılması karşısında, sanığın aşamalardaki atılı suçu işlemediği yönündeki savunmasına hangi gerekçe ile itibar edilmediği ve sübuta dair delillerin nelerden ibaret olduğu, atılı suçun ne şekilde oluştuğu karar yerinde tartışılıp gösterilmeden yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,

2- Kabule göre de;
a) TCK’nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu için öngörülen cezanın alt sınırı 1 ay hapis ya da 30 … karşılığı adli para cezası olduğu halde, sanıkların 180 … adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilerek, gerekçesi belirtilmeksizin alt sınırın çok üzerinde ceza tayin edilmesi,
b) Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi ve bir … karşılığı adli para cezasının miktarının belirlenmesinde uygulanan kanun maddeleri hüküm fıkrasında gösterilmeyerek CMK’nın 230. maddesine aykırı davranılması,
c) Adli sicil kayıtlarına göre sanık …’nun sabıkasının bulunmaması, …’in ise 3167 sayılı Kanun gereğince verilen hükümlülüğünün hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmemesi karşısında, sanıklar hakkında, CMK’nın 231/6. maddesindeki koşulların ne suretle oluşmadığı açıklanıp, kanuni ölçütlere göre değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeden, “şartları oluşmadığından” biçimindeki kanuni olmayan yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar … ve …’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/10/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.