Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/4662 E. 2013/6390 K. 07.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/4662
KARAR NO : 2013/6390
KARAR TARİHİ : 07.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, birden fazla mağdura karşı tek eylemle gerçekleştirdiği görevi yaptırmamak için direnme eylemi nedeniyle TCK’nın 43. maddesinin 2. fıkrasıyla cezası artırılmamış ve koşulları bulunmasına karşın, TCK.nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanmamış ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Eleştiri dışında cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından,
a) sanık …’ın sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE GÖREVİ YAPTIRMAMAK İÇİN DİRENME SUÇUNA İLİŞKİN HÜKMÜN ONANMASINA,
b) Hakaret suçu nedeniyle yapılan temyiz incelemesine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
aa) Sanığın sabıkaları arasında en ağır ceza olan Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/409 Esas ve 318 sayılı kararının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, adli para cezasının miktarı itibariyle 1412 sayılı CMUK’nın 305/2. maddesi gereğince kesin olan ve bu nedenle aynı yasanın 305/son maddesi gereğince tekerrüre esas olmayan Yalova Sulh Ceza Mahkemesinin 2003/996 esas, 1039 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması,
bb) TCK’nın 58/7. madde ve fıkrası uyarınca “…mükerrirlere özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” biçiminde karar verilmesi yerine, TCK’nın 58.maddesinin uygulanmasına şeklinde hüküm kurulması,
cc) TCK’nın 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ve 53/1-a,b,d,e bentlerindeki hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezasının ise infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı sanık …’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye kısmen uygun ve sonuç olarak, hak yoksunluklarına ilişkin paragrafın “sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki velayet,vesayet, kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar; diğer kişiler karşı belirtilen yetkiler yönünden ve TCK’nın 53/1-a,b,d,e bentlerindeki hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezasının ise infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı” biçiminde; hükmün 8. bendinin ise, “Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/409 Esas ve 318 sayılı kararının tekerrüre esas olduğu anlaşılmakla; TCK’nın 58. maddesinin tatbiki ile sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, hükmün infazının mükerrirlere özgü infaz rejimine tabi tutulmasına ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” şeklinde DÜZELTİLMEK, koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın tekerrüre esas alınamayacak nitelikteki geçmiş hükümlülüğündeki miktarın esas alınması suretiyle belirlenmesi ve aleyhe temyiz bulunmadığından ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.