Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/38794 E. 2013/2036 K. 24.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/38794
KARAR NO : 2013/2036
KARAR TARİHİ : 24.01.2013

Tehdit suçundan hükümlü …’ın 5237 sayılı TCK’nın 106/1-1.cümle, 29, 31/3, 62, 50 ve 52. maddeleri gereğince 1.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, adli para cezasının dört eşit taksit halinde ödemesine, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrilmesine dair . Kınık Sulh Ceza Mahkemesi’nin 17.09.2009 tarih ve 2008/220 esas, 2009/188 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından yasa yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 14/12/2012 gün ve 225195 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Sanığın, suçun işlendiği tarihte onsekiz yaşını bitirmemiş bulunmasına göre, 5275 sayılı Kanun’un 106. maddesinin 4. fıkrası hükmüne aykırı olarak, adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğine dair karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Gereği görüşüldü:
Öğretide “olağanüstü temyiz” olarak da adlandırılan Kanun yararına bozma olağanüstü yasa yolunun koşulları ve sonuçları “Kanun yararına bozma” adı ile 5271 sayılı CMK’nın 309 ve 310. maddelerinde düzenlenmiştir.
5271 sayılı Kanun’un 309. maddesi uyarınca hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Anılan hüküm uyarınca bu olağanüstü yasa yoluna başvurulabilmesi için,
1-Karar veya hükmün, hâkim veya mahkemece verilmiş olması.
2-Bu karar veya hükmün, istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi,
Koşullarının bir arada bulunması gerekmektedir.
Somut olayda, sanık hakkında tehdit suçundan hükmolunan 1.000,00 TL adli para cezası, sanık müdafiinin temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 08/05/2012 tarihli ve 2012/10168 – 10915 sayılı kararı ile, karardaki cezanın miktarına göre hükmün temyiz edilemez olması nedeniyle reddedilmiştir. Bu durumda hükmün esasına girilerek yapılmış bir temyiz incelemesi bulunmadığından, kesinleşmiş olan hükmün kanun yararına bozma konusu olacağı kabul edilmiştir.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 106/4. madde ve fıkrasında “Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır.” şeklindeki düzenleme karşısında; suç tarihinde 18 yaşından küçük olan hükümlü hakkında adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrilemeyeceği, ancak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsili cihetine gidileceği gözetilmeden, hükümlüye tehdit suçundan tayin edilen 1.000 TL adli para cezasının 5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitler halinde ödenmesine ve taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde kalan kısmın tamamının tahsil edileceğine karar verildikten sonra, ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğine hükmedilmesi hukuka aykırıdır.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, yapılan açıklamalara göre yerinde görüldüğünden, tehdit suçundan hükümlü … hakkında, Kınık Sulh Ceza Mahkemesince verilip kesinleşen, 17.09.2009 tarih ve 2008/220 esas, 2009/188 sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, karardaki hukuka aykırılığın, aynı yasa maddesinin 4/d fıkrası uyarınca Yargıtay tarafından giderilmesi gerektiğinden, hüküm fıkrasında yer alan “ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğine” ilişkin bölümün hükümden çıkarılmasına, karardaki diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.