Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/3821 E. 2012/7587 K. 02.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/3821
KARAR NO : 2012/7587
KARAR TARİHİ : 02.04.2012

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : İmar kirliliğine neden olmak, mühür bozmak
HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede ;
1- Suça konu binaya ait, iddianame öncesi son mühürleme tutanağının, 12/08/2005 tarihinde düzenlenmesine karşın, mühür bozma suçunda, suç tarihinde yürürlükte bulunmayan 765 ve 647 sayılı Yasalar ile uygulama yapılması,
2- Suç tarihi itibariyle adli para cezasının 5252 sayılı Kanunun 5/2. maddesi ile belirlenen 450 TL’yi geçemeyeceği gözetilmeden, mühür bozma suçunda sanık hakkında fazla ceza tayini,
3- 5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231. maddesinin 6/c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, Dairemizce de benimsenen YCGK.nın 03.02.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır.
Bu nedenle niteliği itibariyle, sanığın kendi arazisine yaptığı ruhsatsız bina nedeniyle oluşan imar kirliliğine neden olma ve mühür bozma suçlarında giderilmesi gereken maddi bir zararın bulunmadığı, gözetilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini gerektiren diğer koşulların varlığının irdelenip tartışılması gerekirken, “zararın giderilmediği” biçimindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve sanık … müdafıinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken aleyhe temyiz olmadığından, CMK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.