Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/33312 E. 2013/1295 K. 21.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/33312
KARAR NO : 2013/1295
KARAR TARİHİ : 21.01.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık …’in imar kirliliğine neden olma suçundan Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.11.2005 tarih ve 143/789 sayılı ilamı ile verilen 3 yıl 4 ay hapis cezasına ilişkin hükümlülük kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 01.02.2010 tarih ve 4249/1000 sayılı kararı ile onandığı, kararın kesinleşip infaza verilmesi üzerine sanık müdafiinin 10.06.2010 tarihli dilekçe ile “Kesinleşen hükümde 05.10.2004, 27.10.2004, 01.11.2004, 12.11.2004 ve 23.11.2004 tarihli yapı tespit tutanakları esas alınarak alt sınırdan ayrılmak sureti ile ceza verildiğini, oysa müvekkilinin taşınmazı 03.11.2004 tarihinde… isimli kişiye sattığını, taşınmazdan el çektiğini, 21.12.2004 tarihinde de tapuda ferağ işlemini gerçekleştirdiğini, dolayısıyla 12.11.2004 ve 23.12.2004 tarihli yapı tutanaklarında belirlenen inşai faaliyetlerin müvekkilince yapılmadığını” beyan ederek CMK’nın 318. maddesi gereğince yargılamanın yenilenmesini talep etmiştir.
Mahkemece talebin kabulü ile infazın durdurulmasına karar verilerek yargılamaya yeniden başlanıldığı, sonuç olarak sanığa aynı suç nedeniyle 1 yıl 8 ay hapis cezası verilerek cezanın ertelendiği anlaşılmaktadır.
Kesinleşen hükme ilişkin dosyanın incelenmesinde ; ….., Mahallesi …..,Sokak No:….., adresinde bulunan taşınmazla ilgili 05.10.2004, 27.10.2004, 01.11.2004, 12.11.2004 ve 23.11.2004 tarihlerinde yapı tatil tutanağı düzenlediği, her tutanakta inşaat seviyesinin artarak devam ettiği görülmüştür. Sanığın kolluğa verdiği 02.01.2005 tarihli ifadesinde, inşaatın kendisine ait olduğunu, 7 ay önce üç kat için ruhsat aldığını, ruhsatsız inşaat yapmadığını savunmuş, 19.07.2005 tarihli duruşma ifadesinde ise bir arkadaşına vekalet verdiğini, ruhsat işlerini bu kişinin takip ettiğini, inşaatın ruhsatsız olduğunu inşaatın sonlarına doğru öğrendiğini, 9. ayda kaba inşaatı bitirdiğini, sonrasında sıva ve boyasını yaptığını” savunmuş, 26.09.2005 tarihinde yapılan keşifte binanın 4 kat olarak tamamlandığı, dairelerin ve zemindeki iş yerinin kiraya verildiği görülmüştür.
Tapuda bahçeli ahşap ev olarak görülen dava konusu taşınmazın tapuda 21.12.2004 tarihinde sanık tarafından… isimli kişiye satıldığı anlaşılmaktadır. Sanık müdafii, yargılamanın yenilenmesi talebine esas olmak üzere dosyaya 03.11.2004 tarihinde sanık ile… arasında yapılmış satış sözleşmesini ve… isimli kişinin Bursa 13. Noterliğinde 01.06.2010 tarihinde düzenlenmiş “tapuda satış tarihi 21.12.2004 olarak görünse de aslında taşınmazı 03.11.2004 tarihinde satın aldığına” ilişkin beyannameyi sunmuştur.
CMK’nın 311/1-e bendi “Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa…” şeklindedir.
Sanığın, mahkûmiyet kararının kesinleştiği dosyada, taşınmazı sattığına ilişkin açıklamasının olmadığı gibi dosyada bulunan 03.11.2004 tarihinde sanık ile… arasında yapılmış satış sözleşmesinin sonradan tanzimi mümkündür. Noterce beyan esas alınarak düzenlenen belgenin tarihi de 01.06.2010 olup, yargılanmanın yenilenmesi dilekçesinden 9 gün önce düzenlenmiştir. Kaldı ki mahkeme, kesinleşen hükmünde tutanakların tamamına dayanmışsa da alt sınırdan ayrılarak ceza vermesine ilişkin “sanığın yasaları hiçe sayarak kaçak inşaata devam etmesi, suç kastının yoğunluğunu ortaya koyduğundan” biçimindeki gerekçeye dayanmıştır.
Sanık müdafiinin, yargılamanın yenilenmesine dair ileri sürdüğü gerekçeler yargılamanın yenilenmesinin kabulüne yeterli değildir. Aksinin kabulü halinde bile ruhsatsız olarak 3 kat yapılmış bir yapı için gerekçesi gösterilerek verilmiş, takdire dayanan cezada yargılamanın yenilenmesine ilişkin yasal koşullar oluşmamıştır.
Yargılamanın yenilenmesi talebini haklı kılacak yeni delil olmadığı halde CMK’nın 323/2 maddesi gereğince talebin reddi ile kesinleşmiş hükmün onaylanmasına karar verilmesi gerekirken yeni delil niteliğinde olmayan bir kısım belge ve açıklamalara dayanılarak kesinleşmiş kararın iptali ile yeniden hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanık … müdafii ile katılan … Belediyesi vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.