YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/30569
KARAR NO : 2013/2154
KARAR TARİHİ : 28.01.2013
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre kararın hüküm fıkrasında, Anayasanın 40/2, CMK’nın 34/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca yasa yoluna başvuru şekli ve başvuru süresinin ne zaman başlayacağının açıkça gösterilmesi gerekmesine karşın hükmün kesin olduğu belirtilip yasa yolunun yanlış belirtilmesi nedeniyle temyiz süresinde kabul edilerek dosya görüşüldü:
1- Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317.maddesi uyarınca sanık… müdafiinin tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2, Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve TCK’nın 7/2. madde ve fıkrası uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Yasanın 562. maddesinin 1. fıkrası ile CMK’nın 231/5. madde ve fıkrasında öngörülen, hükmolunan cezanın geri bırakılması sınırının iki yıla çıkarılması ve söz konusu 562. maddesinin 2. fıkrası ile de CMK’nın 231/14. madde ve fıkrasındaki, suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılması zorunluluğu,
Yasaya aykırı ve sanık… müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşüncenin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.