Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/28086 E. 2013/3676 K. 07.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/28086
KARAR NO : 2013/3676
KARAR TARİHİ : 07.02.2013

Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/4, 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı kanunun 50/1-f maddesi gereğince 5 ay süre ile ağaç dikim- bakım işinde çalışma seçenek yaptırımına çevrilmesine dair, Tavas Asliye Ceza Mahkemesinin 01/03/2012 tarihli ve 2012/7 esas, 2012/41 sayılı kararının Adalet Bakanlığınca yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.07.2012 gün ve 186601 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı Kanun’un 50/1-f maddesi gereğince 5 ay süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılması seçenek yaptırımına çevrilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlayacak biçimde çalıştırılacağı iş kolunun da belirtilmesinde isabet görülmemiştir” denilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

I-Olay:
Sanık … hakkında, hırsızlık ve geceleyin konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından açılan kamu davalarında, Tavas Asliye Ceza Mahkemesinin 01/03/2012 tarihli ve 2012/7 esas, 2012/41 sayılı kararı ile, hırsızlık suçundan 2 yıl 2 ay 20 gün hapis ve geceleyin konut dokunulmazlığını ihlal suçundan 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 10 ay hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesindeki 65 yaş üstü sanıklar için öngörülen yasal zorunluluk nedeniyle, 5 ay süre ile ağaç dikim ve bakım işinde çalışma seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verildiği, yüze karşı verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50/1-f maddesindeki kamuya yararlı işte çalıştırma seçenek yaptırımına çevrilmesi halinde, mahkemece çalışılacak iş kolunun belirtilmesinin, infazı kısıtlayan bir durum olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
Uyuşmazlık konusunda bir karar vermeden önce, kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümde belirlenen yeni bir hukuka aykırılık durumunun incelenmesi gerekmektedir.
5237 sayılı TCK’nın “Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar” başlıklı 50. maddesinin 1-f bendinde kısa süreli hapis cezasının, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre; “mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılma” tedbirine çevrilebileceği,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un “Kamuya yararlı bir işte çalıştırma” başlıklı 105. maddesinde ise;
“(1) Türk Ceza Kanununun 50. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan kısa süreli hapis cezasının yaptırım seçeneklerinden kamuya yararlı bir işte çalıştırma; hükümlünün, ücretsiz olarak bir kamu kurumunun veya kamu yararına hizmet veren bir özel kuruluşun belirli hizmetlerinde çalıştırılmasıdır.
(2) Denetimli serbestlik ve yardım merkezleri, bölgelerinde bulunan bu tür kurumlardan hükümlüleri ne suretle çalıştırabileceklerine dair bilgi alırlar ve hizmetler listesini oluştururlar. Bu listeler mahkemelere verilir. Mahkeme, bu listelerden uygun gördüğü hizmeti ve süresini hükümlüye önerir ve bunu reddetme hakkına sahip olduğunu hatırlatır.
(3) Diğer bir hapis cezasına hükmedildiğinde kamu yararına çalıştırma kararı verilemez……….” hükümlerine yer verilmiş, 06.04.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük” ün 51/6. maddesinde de benzer düzenleme yer almıştır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Yerel mahkemece, sanık hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası nazara alınmaksızın, bu cezanın yanında, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hükmedilen 10 ay hapis cezasının, TCK’nın 50/1-f maddesi uyarınca 5 ay süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılma tedbirine çevrilmesine karar verilmiş olup, bu uygulamanın 5275 sayılı Kanun’un 105/3 ve “Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük” ün 51/6-c maddelerinin açık düzenlemelerine aykırı olduğu belirlenmiştir.
Yargıtay incelemesi sırasında saptanan yukarıda belirtilen yeni hukuka aykırılık nedeni, yasa yararına bozmaya konu yapılmadığından belirtilen yasa yolunun niteliği gereği resen giderilemeyecektir. Y.C.G.K.’nun 17.7.2007 gün ve 2007/145-172 sayılı, 27.3.2007 gün ve 2007/73-76 sayılı kararlarında da vurgulandığı üzere hükümdeki diğer yasaya aykırılıklar giderilmeden, uyuşmazlık konusunda karar verilmesi halinde, hukuka aykırılıkları giderme ve ülkede uygulama birliğini hukuka uygunlukla sağlama amacına hizmet için öngörülen “yasa yararına bozma” kurumu, bünyesinde hukuka aykırılık taşıyan hükümleri onaylama sonucunu doğuracaktır. Yasa yararına bozma konusunun bu aşamada sonuçlandırılması, yapılan açıklamalar ışığında olanaklı bulunmamaktadır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1) Yasa yararına bozma isteği hakkında bu aşamada bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2) Hükümde saptanan yeni hukuka aykırılık nedeni açısından yasa yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için, dosyanın Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMEK üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.