Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2012/25007 E. 2013/18017 K. 10.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/25007
KARAR NO : 2013/18017
KARAR TARİHİ : 10.06.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı TCK’nın 184/1. maddesinde yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişinin eyleminin suç sayılması, 3194 sayılı Kanun’un 5. maddesinin ise “Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarıyan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır.” şeklinde ki düzenlenmesi, 30.04.2010 tarihli bilirkişi raporunda balkon imalatının etrafı açık ve iskan edilemez halde yapı kapsamında kaldığının belirtilmesi karşısında, suça konu balkonun, TCK’nın 184/1. maddesinde öngörülen ruhsatsız veya ruhsata aykırı bina yapmak suretiyle imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturmadığı, eylemin 3194 sayılı Kanunun 32 ve 42. maddeleri kapsamında, idari yaptırıma tabi olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de,
a-Sanık müdafiinin 25.04.2011 tarihli dilekçesinde balkonun yıkılarak eski hale getirildiğini belirtmesi ve dilekçe ekinde sunduğu …’nın 20.04.2011 tarihli ve 2202 sayılı yazısında, balkonların yıkılarak mimari projesine uygun hale getirildiğinin belirtilmesi karşısında, TCK’nın 184/5. maddesinin tartışılması zorunluluğu,
b-Sanığın, balkonu kendisinin yapmadığını, daire sahiplerinin yaptırdığını savunması karşısında, apartmanda balkon yapılan diğer daire sahiplerinin tanık sıfatıyla dinlenerek, suça konu balkonun sanık tarafından yapılıp yapılmadığı sorulup, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması,
c-TCK’nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık … müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.