Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2011/24083 E. 2013/980 K. 22.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/24083
KARAR NO : 2013/980
KARAR TARİHİ : 22.01.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanık hakkında hakaret suçundan hüküm kurulurken aleniyet hususu tartışılmamış ve görevi yaptırmamak için direnme eylemini birden fazla kolluk görevlisine karşı gerçekleştirmesine karşın, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Cezaların eleştiri dışında yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık …’un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 22.01.2013 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Sanığın, 29.10.2007 günlü kolluk ifadesinde, hakkında açılan davada tanık olarak dinlenen … isimli kişi ile kendisine yönelik suçlama nedeniyle münakaşa ederken bu kişinin kendisini iteklemesi üzerine, olay yerine sivil polislerin gelmesi nedeniyle, başlangıçta sivil polisleri tanıyamadığını ve sonradan polislerden özür dilediğini; 16.10.2008 günlü mahkeme ifadesinde ise, gözlerinin %90 görmemesi nedeniyle gelen kişilerin bu tanığın akrabaları olduklarını sandığını ve temyiz dilekçesinde de bu kişilerin kendisine saldıracaklarını düşündüğünü dile getirmesi karşısında, sanığın suç işleme kastının mevcut olup olmadığı ile hakkında tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının, savunmada dile getirilen bu hususlar göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi ve sanığın savunmasına yanıt verilmesi gerektiğinden hükmün bozulması görüşüyle, yüksek çoğunluğun onama kararına iştirak edilmemiştir.