Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2008/21477 E. 2011/280 K. 26.01.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2008/21477
KARAR NO : 2011/280
KARAR TARİHİ : 26.01.2011

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, hakaret
HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Hakaret ve yaralama suçlarına ilişkin temyizde,
Kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre hükmün temyiz edilemez olduğu,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CYY.nın 317.maddesi uyarınca sanıklar …,… ve … müdafii ile katılan … vekilinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Sanık … hakkında beraat suçundan kurulan hükme ilişkin temyizde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan … vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
3- Tehdit suçuna ilişkin temyize gelince,
08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve TCY.nın 7/2 madde ve fıkrası uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Yasanın 562.maddesinin 1.fıkrası ile CYY.nın 231/5 madde ve fıkrasında öngörülen, hükmolunan cezanın geri bırakılması sınırının iki yıla çıkarılması ve söz konusu 562.maddesinin 2.fıkrası ile de CYY.nın 231/14 madde ve fıkrasındaki, suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar …, … ve … ile katılan … vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN başkaca yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.