Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/963 E. 2023/2586 K. 09.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/963
KARAR NO : 2023/2586
KARAR TARİHİ : 09.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1277 E., 2022/1532 K.
DAVA TARİHİ : 06.04.2021
SAYISI : 2021/93 E., 2022/117 K.

Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden esas hakkında, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı ve eşi ile dava konusu araç satış sözleşmesinden önce farklı zamanlarda birden fazla araç alım satımı ve takası işlemi yapıldığını, davacıdan borç para alıp iade ettiklerini, davacı ve davalının 30.12.2020 tarihinde Mercedes marka otomobilin satışı için 380.000,00 TL bedel karşılığında anlaştıklarını, aynı tarihte noterde satış yapılmasına rağmen davalının satış bedelini ödemediğini ve daha sonra da çeşitli bahaneler göstererek ödeme yapmaktan kaçındığını, davalının kendisini aldattığını anladığını ileri sürerek; dava konusu otomobilin noter satış sözleşmesinin iptali ile adına tescil ve iadesini, iadenin mümkün olmaması halinde araç bedeli 380.000,00 TL’nin 31.12.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili; aracın alım satımı konusunda tarafların anlaşmaları üzerine satım bedeli olan 380.000,00 TL’nin ödenmesinden sonra araç satış sözleşmesinin düzenlendiğini, davacının aradan 3,5 ay geçtikten sonra bu davayı açtığını, galericilik ve araç alım satım faaliyetlerini ortakları ile birlikte yapan davacının, söz konusu araç satımından gelen parayı ortaklarına vermemesi nedeniyle çıkan ihtilaf üzerine eldeki davayı açtığını, davacının araç satım bedelini peşin olarak aldığını kabul ederek resmi sözleşmeyi imzaladığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşmenin tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulduğu, taraflardan biri, diğerinin aldatması sonucu bir sözleşme yapmışsa, yanılması esaslı olmasa bile sözleşmeyle bağlı olmayacağı, iradenin aldatılma sonucu sakatlandığı durumlarda aldatılan tarafın sözleşme ile bağlı olmadığı, dosya içeriği ve tanık delilleri ile de davacının davalı tarafından hile ile aldatıldığı sabit görüldüğü gerekçesiyle; davanın kabulüne, 31.12.2021 tarihli noter satış sözleşmesinin iptali ile aracın davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; noter sözleşmesi ile araç bedelinin davacı tarafından nakden alındığının sabit olduğunu, bedelin alınmadığının resmi belge ile ispat edilmesi gerektiğini, somut olayda tanık dinlenmesinin mümkün olmadığını, gerekçesinin yetersiz olduğunu, soruşturma dosyası ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmekle olayda hile veya aldatma olmadığının ortaya çıktığını, davacı tanıklarının geçici veya daimi … ortaklığı bulunan ve dava konusu aracın içinde hisseleri bulunan kimseler olduğunu, davanın 4 ay gibi uzun bir süre sonra açıldığını, aradan geçen dönemde tarafların ilişkilerinin devam ettiğini, başka araçların alınıp satılması konusunda görüştükleri dikkate alındığında bu miktarı almamış olan bir kimsenin bu süre beklemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, birden fazla kişinin ortaklığı bulunan aracın satımından sonra ortaklar arasında paranın paylaşımı ve aracın değerinden az satıldığı konusunda çıkan tartışma sonucunda sırf ben parayı alamadım şeklinde gerekçe yaratabilmek için dava yoluna gidildiğini, tanıkların satımdan menfaati olan kimseler olup ifadelerine itibar edilmesinin de söz konusu olamayacağını ileri sürerek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında yapılan araç satış sözleşmesinin şekle uygun yapılıp geçerli olduğunu, davacı taraf hile ile aracın satışının yapıldığı iddiasında ise de tarafların karşılıklı alış veriş ilişkilerinin olması, araç alım satımını ticari olarak sürdürmeleri gözönüne alındığında davacının iradesinin sakatlanmasından bahsedilemeyeceğini, davacının basiretli davranmadığı, noterde yapılan satış senedinde aracın bedelinin nakden ödendiğinin belirtildiği, davacının araç bedelinin ödenmediğini belge ile ispat edemediği gerekçesiyle, başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden esas hakkında davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalının aralarında farklı zamanlarda yapılan birden fazla araç takas ve satışı işlemi ve borç para alınıp ödenmesi ile güvenini kazandığını, bu güvene dayalı olarak bedel henüz alınmadan iyiniyetle noterde devir yapıldığını, hile ile aldatıldığını ve sözleşmenin iptali gerektiğini, hilenin tanık beyanları ile ispatlandığını, davalının parayı nasıl ödediğine dair beyanda bulunmadığını yahut ödemeyi ispatlamadığını, hilenin her türlü delille ispatlanabileceğini, İstinaf Mahkemesince sunulan ekran görüntülerinin yanlış anlaşıldığını, bu yazışmalarda davacının davalı ve eşine adeta parayı ödemesi için yalvardığını, tanık beyanları ile davanın ispatlandığını ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; araç satış sözleşmesinin irade sakatlığına (aldatma) dayalı olarak iptali, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 36 ncı maddesi.

3.Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere, özellikle davaya konu satış sözleşmesinde satış bedelinin alındığının belirtilmiş olmasına, araç alım satım işiyle iştigal eden davacının aldatıldığı yönündeki iddiasını usulünce ispatlayamadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Fazladan alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.