Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/913 E. 2023/1450 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/913
KARAR NO : 2023/1450
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/322 E., 2022/515 K.
DAVA TARİHİ : 01.02.2010
KARAR : Davanın kabulü
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı vekili

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; Adıyaman İli Merkez İlçesinde Bilgin Optik unvanı ile optik malzemesi satışına yönelik ticari faaliyette bulunduğunu, davalı kurumun 20.01.2010 tarihli yazısı ile aralarında düzenlenen optik sözleşmesinin 6.3.17. maddesi dayanak gösterilip sözleşmenin 5 yıl süreyle feshedileceğinin bildirildiğini, oysa ilgili maddede fesih süresinin 3 yıl olarak düzenlendiğini, kurum sigortalılarının doğrudan reçeteleriyle birlikte kendilerine müracaat ettiklerini ileri sürerek; haksız fesih işleminin iptalini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı; davaya konu kurum işleminin yasal mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece 20.03.2013 tarihli ve 2010/51 E., 2013/487 K. sayılı karar ile 6100 sayılı HMK’nın 17 nci maddesi gereğince mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.02.2017 tarihli ve 2016/28986 E., 2017/1786 K. sayılı ilamıyla; “…. Eldeki dava, sözleşmenin feshi işleminin iptaline ilişkin olup, davanın kamu düzeni ile ilgisi olmadığından ve yetkisizlik itirazı da davalı tarafından ileri sürülmediğinden yetkisizlik kararı verilmesi olanaklı değildir. Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek işin esasına girilmek suretiyle hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 23.11.2017 tarihli ve 2017/233 E., 2017/840 K. sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 20.04.2021 tarihli ve 2020/11136 E., 2021/4352 K. sayılı ilamla; “…. mahkemece; konunun uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi kurulundan, tanık sıfatıyla dinlenilen sigortalı beyanlarını dikkate alan, 2008 ve 2010 tarihli optik sözleşmelerinin birlikte değerlendiren, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı tarafından davacı tarafla aralarında düzenledikleri optik sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği, bu hususun konusunda uzman bilirkişilerden alınan 28.03.2022 tarihli bilirkişi raporu ile de sabit olduğu, davacının talebinin yapılan fesih işleminin iptaline ilişkin olduğu, dosyada verilen ihtiyati tedbir kararı sebebiyle cezai şartın uygulanmasının durdurulduğu anlaşıldığından talep sonucu ile bağlı kalınarak davalı tarafından davacıya ihtar edilen haksız fesih işleminin iptaline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 23.11.2022 tarihli ve 2022/6981 E., 2022/8853 K. sayılı ilamıyla, Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı vekili; alınan bilirkişi raporları ve tanık beyanları dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, 2 Sayıştay denetçisi, 1 hukukçu bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, fesih işleminin yerinde olduğunun belirtildiğini, daha sonra alınan bilirkişi raporunda fesih işleminin yerinde olmadığının belirtildiğini, mahkemenin ilk raporu dikkate almadan sonradan alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verdiğini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2008 yılı Optik Sözleşmesinin 6.3.17 maddesi dayanak gösterilerek tesis edilen sözleşmenin feshine yönelik kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme
Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozmaya uygun olmasına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının karar düzeltme isteyen davalıya yükletilmesine,

16.05.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.