Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/66 E. 2023/577 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/66
KARAR NO : 2023/577
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/112 E., 2015/847 K.
KARAR : Davanın açılmamış sayılması

Taraflar arasındaki istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; anılan hüküm Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.

Bu aşamadan sonra Mahkemece verilen ek kararla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Ek kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme ek kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; davalı şirket tarafından düzenlenen faturalar ile kendisinden haksız ve hukuka aykırı olarak kayıp-kaçak dağıtım, iletim, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli adı altında fazladan ücret tahsil edildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 500 TL alacağın faturaların her birinin ödendiği tarihten itibaren işleyecek avans faizleriyle davalıdan birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
1. Mahkemenin 30.10.2015 tarihli ve 2015/112 E., 2015/847 K. sayılı kararıyla; yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, anılan hüküm Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.

2. Bu aşamadan sonra Mahkemece verilen 14.01.2019 tarihli ek kararla; yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra süresinde yetkili mahkemeye gönderilme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen ek kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

2. Ek karar hakkında istinaf incelemesi yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince verilen 16.03.2021 tarihli ve 2021/319 E., 2021/757 K. sayılı kararla; karar düzeltme isteminin reddine dair ilamı içeren davacı vekiline çıkarılan tebligatın, muhatabın adreste bulunma sebebinin belirtilmediği ve hangi komşudan sorulduğuna dair isim ve imza bulunmadığı belirtilerek usulsüz yapıldığı gerekçesiyle, ek kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.

3. Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

4. Dairece verilen 11.10.2021 tarihli ve 2021/4979 E., 2021/9863 K. sayılı ilamla; “..Somut olayda; ilk derece mahkemesince verilen yetkisizlik kararı temyiz edilmiş ve söz konusu karar Dairemizce onanmış, onama kararına yönelik davacının karar düzeltme talebi de red olmuştur. İlk derece mahkemesi karar düzeltme ilamını davacıya tebliğ etmiş ancak tebliğe rağmen kesinleşmeyi takiben iki haftalık süre içerisinde yetkili mahkemeye gönderme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle ek kararla davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. Ek kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine de istinaf mahkemesi tarafından Yargıtay karar düzeltme kararının davacıya usulsüz tebliğ edildiği, bu sebeple Yargıtay onama ilamının davacıya usulüne uygun tebliğ edilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. İstinaf mahkemesince yapılması gereken daha önce Yargıtay incelemesinde geçmiş olan dosyada verilen ek karar hakkında temyiz incelemesini yapma görevinin Yargıtaya ait olduğu gerekçesiyle dosyanın mahkemesine iadesine karar vermek olmalıdır.” gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

5. Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince verilen 13.04.2022 tarihli ve 2022/471 E., 2022/1113 K. sayılı kararla; ek karar hakkında temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Yargıtaya gönderilmesinin temini için Mahkemesine iadesine karar verilmiştir.

6. Mahkemece ek karara yönelik davacı vekilinin temyiz başvurusunun incelenmesi için dosya Daireye gönderilmiştir.

7. Dairece verilen 29.09.2022 tarihli ve 2022/4397 E., 2022/7182 K. sayılı ilamla; “…Somut olayda, davacı vekiline yapılan tebliğe ilişkin mazbataya, “..site yönetimine soruldu. Site yönetimi muhatabın bu adreste ikamet ettiğini, tevziat saatleri içerisinde adres dışında olduğunu sözlü beyan etti. İsim ve imzadan imtina etti…” şeklinde şerh düşülmüş olup, tebliğ memurunca site yöneticisine ulaşıldığına göre belgelendirme unsurunun gerçekleşmesi için site yöneticisinin isminin sorularak tebligat parçasına yazılması gerekirdi.
TK m.21/1 hükmüne göre muhataba keyfiyetin haber verilmesi bildirilen yöneticinin adı tevsik edilmeyip, mazbataya “site yönetimi” yazılmakla yetinilmiş olması nedeniyle davacıya yapılan tebligat usulsüz olup, usulsüz yapılan tebligat ile HMK m.207’de yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinin iletilmesi için belirlenen iki haftalık sürenin başladığından söz edilemeyeceğinden Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/112-847 sayılı 14.01.2019 tarihli davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ek kararının bozulmasına karar verilmiştir…” gerekçesiyle, ek karar bozulmuştur.

V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı vekili; davacı vekiline yapılan tebligatın usulsüz olmadığını, davacı vekilinin adresinde bulunmaması nedeniyle site yönetimine gidildiğini, tebligat saatinde muhatabın dışarıda olduğunu beyan eden site yöneticinin imzadan imtina ettiğini, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik kapsamında tebliğ şartlarının gerçekleştiğini, site yöneticisi bilgilerinin tebligatta yer almasının gerekmediğini, haberdar edilmesinin yeterli olduğunu, aksi kanaat halinde imzadan imtina ettiğini, isminin belirtilmemesinin imtina etmesinden kaynaklandığını ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkemece verilen ek kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davanını açılmamış sayılmasına dair ek karara esas alınan tebligatın usulsüz olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) “tebligat imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; “Kendisine tebligat yapılacak kimse gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”

2. Tebligatın belgelendirme özelliği ve 7201 sayılı Kanun’un 21 inci maddesinin birinci fıkrasında yer verilen “…tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir…” koşulunun gerçekleşmesi için; haber bırakılan komşu, kapıcı veya yöneticinin kim olduğunun, tebliğ memuru tarafından tutanağa yazılıp imzalanması gerekmektedir.

3. Değerlendirme
Uyuşmazlığa konu tebligatta; yöneticinin adının tebligat memuru tarafından tevsik edilmediği, tebliğ mazbatasına “site yönetimi” ifadesinin yazılmasıyla yetinildiği, dolayısıyla tebligatın yukarıda yer verilen kanun hükmüne aykırı olarak usulsüz tebliğ edildiği anlaşıldığından, davalı tarafın karar düzeltme dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye harcın karar düzeltme isteyene yükletilmesine,

14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.