YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/386
KARAR NO : 2023/1694
KARAR TARİHİ : 31.05.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/469 E., 2022/2679 K.
DAVA TARİHİ : 15.02.2013
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/725 E., 2017/674 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; 325 BLM Caterpıllar marka ekskavatör ve 1.800 kg’lık kırıcısının satışı konusunda davalı ile anlaştıklarını, anlaşmaya göre davalının söz konusu malzemeleri teslim etmeyi ve kendisinin de bu satış karşılığında 137.000 TL ödemeyi kabul ettiğini, yükümlülüğünü yerine getirerek ödeme bedelini çek ile gerçekleştirmesine rağmen davalının satışı yapılan malzemeleri teslim etmediğini ileri sürerek; satım ilişkisine konu olan 325 BLM Caterpıllar marka ekskavatör ve 1.800 kg’lık kırıcının aynen teslimini, bunun mümkün olmaması halinde ise davalıya ödenen bedelin işleyecek faizi ile birlikte geri ödenmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacı ile arasında yazılı veya sözlü bir sözleşme bulunmadığını, ispat yükünün davacıda olduğunu, söz konusu çekin ise mevcut bir borç için verildiğini, bedelinin ödenip borcun kapandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kural olarak çekin bir ödeme vasıtası olduğu, mevcut bir borcun ifası için verileceği, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacının satış yapıldığına ilişkin iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davalının yemin metnine itirazı üzerine, Mahkemece yemin metninin davalıya tam olarak eda ettirilmediği, muvafakatları olmaksızın değiştirilen eksik yemine dayalı olarak hüküm kurulduğu, alınan bilirkişi raporunda çekin avans olarak kaydedildiğinin, yani borç ödemeye yönelik bir kaydın olmadığının ve çekin bankaya ibrazında davalıya ödendiğinin tespit edildiği, usulüne uygun olan ticari defterlerinde davacının davalıdan 137.000 TL alacaklı olduğunun göründüğü, davalının defter ve kayıtlarını verilen süreye rağmen ibraz etmekten kaçındığı, beyanları dikkate alındığında davalının borca ilişkin taraflar arasındaki temel ilişkiyi ve borcun kaynağını ispat yükümlülüğü altında olduğu halde ispat külfetini yerine getirmediğini, taraflar arasındaki ilişkinin makine ve kırıcısı satımı ve teslimine yönelik olup çekle ödemenin de bunun için yapıldığını, başka borç için yapıldığını ispat yükümlülüğünün davalıda olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve denetime elverişli olduğu, davacının satım ilişkisini ispatlayamadığı, davalının kendisine yöneltilen yemini eda etmiş olması karşısında İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ekskavatör ve kırıcı satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi gereği; ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
3. Senede karşı ispat kuralı gereği iddia ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Yazılı delil veya yazılı delil başlangıcı yoksa davanın, ikrar (6100 sayılı Kanun 188 inci madde) yemin (6100 sayılı Kanun 227 nci madde) gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır.
4. Kesin delil, yanları ve hakimi bağlayan, bu tip delillerle kanıtlanan olayın hukuksal doğru olarak kabul edilmesi gereken delillerdir. Hakimin kesin delilleri takdir yetkisi yoktur. Bu biçimde ispatlanan hususu doğru kabul etmek zorundadır. Hukukumuzda kesin deliller sınırlı olup bunlar, ikrar, senet, yemin ve kesin hükümdür (Hukuk Genel Kurulunun 14.11.2012 tarihli ve 2012/20-583 E., 2012/789 K. sayılı ilamı).
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere ve ispat yükü üzerinde olan davacının 325 BLM Caterpıllar marka ekskavatör ve 1.800 kg’lık kırıcısının satışı konusunda davalı ile anlaştıkları iddiasını ispat edemediğinin ve davalının bu yönde sunulan yemini eda etmiş olduğunun anlaşılmasına göre, davacının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.