Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/3 E. 2023/1615 K. 25.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3
KARAR NO : 2023/1615
KARAR TARİHİ : 25.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/140 E., 2022/1296 K.
DAVA TARİHİ : 16.06.2016
KARAR : Davanın reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eşme Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/324 E., 2020/292 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin sahibi bulunduğu taşınmazlara dikilmek üzere davalıdan 17.12.2014 tarihinde yaklaşık 1250 adet sertifikalı ceviz fidanı satın aldığını, fidanların davalıya ait fidanlıkta görüldüğünü ve daha sonradan Cevizli Köyüne nakliye firması ile gönderildiğini, 18.12.2014 tarihinde araziye indirildiğini, ancak gönderilen ceviz fidanlarının standartlara uymadığını, gövdelerinde derin yaralar olduğunu, fidan köklerinin aşı bandının hemen altında olduğu tespit edilip tutanak altına alındığını, fidan satıcısı davalı tarafından geç sonbahar dikimi olması nedeni ile 1.50 m üzeri ve pişkin fidan taahhüt edilmesine rağmen fidanların üniform boyda olmayıp daha küçük boylarda olduğunun tespit edildiğini, tüm bunlara rağmen muhatap ile görüşülüp yaralı fidanlarda sorun olmayacağını, aşılı fidanların aşı gözlerinin toprak altında kalacak şekilde ve aşı bantları sökülmeden dikilmesi gerektiği belirtildiğini ve onun tavsiye ve talimatlarına uygun fidanlar dikildiğini, davalı tarafın zarar meydana gelirse zararlarını karşılayacağını taahhüt ettiğini, fidanların kurumaya başlaması nedeniyle 23.04.2016 tarihinde uzman ziraat mühendisi bilirkişiye ceviz fidanlarının dikili olduğu arazide tespit yaptırılıp rapor aldırıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 150.000 TL zararın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davalının yerleşim yerinin Bursa olduğunu, ayrıca sözleşmenin ifa yerinin de Bursa olduğunu, davacının dava konusu fidanları davalının Bursa’daki iş yerinde görerek aldığını, daha sonra da iş yerinden İstanbul’a gelen kamyon ile aldırdığını, yetkili mahkemenin Bursa Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacının dava konusu ceviz fidanlarını 17.12.2014 tarihinde satın aldığını, süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, satılan fidanların üniform boyda, gövdelerinde hiçbir yarık ve yara olmayan ve aşı bandı usulüne uygun durumda teslim edildiğini, nitekim davacıya 1.200 adet fidan satıldığını, davacının daha sonra 80 adet fidanı beğenmediği için geri gönderdiğini fakat 1120 adet fidanı beğendiğini ve tarlasına diktiğini, fidanların nasıl dikileceğinin, nasıl gelişeceğinin, bakımlarının nasıl yapılacağının davalının sorumluluğunda olan hususlar olmadığını, buna rağmen bir sorun olduğunda davalının yardım amaçlı bilgilerini paylaştığını, davalının davacının diktiği fidanları görmeye gittiğinde fidanların hiç sulanmadığını ve budanmadığını gördüğünü ve davacıyı ikaz ettiğini, fidanların davacının kusurlarından, iyi bakım yapmadığından, sulamadığından, budamadığından kurumaya başladığını, fidanlar kurumaya başladıktan sonra da davacının gerekli önlemleri almadığı için zararın meydana geldiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alınan teknik raporlar uyarınca fidanlarda meydana gelen kurumaların ve yarılmaların don olayı nedeniyle meydana geldiği, teslim sırasında fidanlarda bulunan yaraların iyi bir bakımla iyileşeceği ve verime olumsuz yönde hiçbir etkisinin bulunmayacağı, ayrıca fidanların kuruması ve yarılması olayı ile davalı yanın verdiği hatalı dikim teknikleri arasında illiyet bağı bulunmadığı ve tanık beyanlarından da, davacının meydana gelen zararın büyümesinde katkısının olduğu, zararların tespiti amacıyla bilerek fidanların bakımının yapılmadığı, davacının kendi kusuruna dayanarak talepte bulunamayacağı değerlendirildiğinde davalının meydana gelen zarardan sorumlu tutulamayacağından davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinafa Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı satıcı tarafından gönderilen fidanların gövdelerinin çatlak olduğu, eskiden kaynaklı dolu yaralarının bulunduğunun taraflar arasında yapılan tekeffül sözleşmesinde belirtildiğini buna rağmen davalının önerdiği şekilde fidanların dikildiğini ancak sonrasında kuruduğunu buna rağmen zararın don nedeniyle gerçekleştiğini ileri sürmenin hayatın olağan akışına ve hukuk mantığına aykırı olduğunu, hakimin, kusuru takdir ederek karar vermesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince hukuki nitelendirmenin davadaki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlendiği, taraflarca ileri sürülen delillerin toplanarak usulüne uygun olarak değerlendirildiği, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunduğu, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulduğu, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edildiği, mahkemenin karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olduğu ve mahkeme hükmünün yasal unsurları taşıdığı, özellikle 14.07.2020 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümüne göre fidan kaynaklı bir sorun olmuş olsaydı dikimden sonra kurumaların görülmesi gerektiği ancak bu yönde bir tespitin olmaması ve dosyadaki bilgilerden fidanların uyanıp sürgün gelişimi gösterdiği, fidanların tuttuğu, davaya konu olan fidan kurumalarının dikildikten sonraki dönem değil daha sonraki yıllarda olduğu ve bölgede yaşanan sonbahar erken donlarından kaynaklandığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yinelemek suretiyle verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının davalıdan satın aldığı ceviz fidanlarının ayıplı teslim edilmiş olması nedeniyle zararının doğup doğmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
5553 sayılı Tohumculuk Kanunu’nun tazminat başlıklı 11 nci maddesi şu şekildedir;
“Fiillerinin ayrıca suç sayılma hâli saklı kalmak üzere, zarara neden olan kusurlu tohumluğu üreten, satan, dağıtan, ithal eden veya başka şekilde piyasaya süren gerçek veya tüzel kişiler, meydana gelen zararı müteselsilen tazmin etmekle yükümlüdür. Bunlar zararı, kusurları oranında birbirlerine rücu edebilirler.
Dava, zarara uğrayanın zarara uğradığının tespit edilmesinden itibaren altı ay içinde, her hâlde zararın meydana gelmesinden itibaren iki yıl içinde açılabilir.”

3.Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ayıplı teslim edildiği gerekçesiyle kuruduğu iddia edilen ceviz fidanları hakkında üç ayrı bilirkişi heyetinden alınan raporlarda fidan kaynaklı bir zarar doğmuş olsaydı dikimden sonra kurumaların görülmesi gerektiği, ancak bu yönde bir tespitin olmadığı, dosyadaki belgelerden fidanların uyanıp sürgün gelişimi gösterdiğinin ve fidanların tuttuğunun tespit edildiği, bu nedenle fidan satıcısı davalının söz konusu ceviz fidanlarının kurumalarından sorumlu tutulamayacağı, dava konusu ceviz fidanlarında tespit edilen kurumaların bölgede yaşanan sonbahar erken donlarından kaynaklandığı görüşü bildirildiğinden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan davacının temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.