Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/2844 E. 2023/1635 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2844
KARAR NO : 2023/1635
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/172 E., 2021/614 K.
DAVA TARİHİ : 01.01.2004

Taraflar arasındaki tazminat ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar ve bir kısım dahili davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalılar Hasan, Ümit ve Mustafa vekilleri tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı şirket; davalılar Fatma ve Kadri’ye ait oteli 15.03.2002 tarihinde beş yıllığına kiraladığını ve kiralanana birtakım faydalı ve zaruri masraflar yaptığını, bu harcamaların 120.000 TL’yi bulduğunu, 32.000 TL otel borcunun da yine şirket tarafından ödendiğini, ek sözleşmede bu durumun açıkça yazıldığını, bu harcamaları 5 yıllık kira sözleşmesine güvenerek yaptığını ancak haksız olarak sözleşme süresi dolmadan otelden tahliye ettirildiğini, otelin işletildiği dönemde ödemelerin düzenli şekilde yapıldığını, davalıya 2003 yılında toplam 40.000 Euroluk 4 adet bono verildiğini, bonoların haksız tahliyeden sonraki kiralar için verilmesi nedeniyle bedelsiz ve geçersiz kaldığını, davalının cebir ve şiddetle otele el koyup 2004 turizm sezonunda çalışmasına engel olması nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu ve … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/886 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, gelişen bu olaylar nedeniyle davacının zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.000 TL gelir kaybı ile 50.000 TL faydalı ve zaruri masraflar için olmak üzere toplam 80.000 TL maddi tazminatın otele el koyma tarihinden (haksız fiil tarihi) itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar; iddialarının gerçek dışı olduğunu, otelin elektrik, su vb. masrafları karşılayamadığı için davacının oteli terk ettiğini, anahtarı da başkalarına teslim ettiğini, bu borçları kendilerinin ödemek zorunda kaldıklarını, davacı tarafça yapıldığı belirtilen zaruri masrafların yapılmadığını, yapılan var ise otelin kullanılması sebebiyle yıprandığını ve artı değer katılmadığını, ayrıca bir kısım imalatların ilk yıl kira bedeline mahsuben yapıldığını, bu konuda ek sözleşmede açık hüküm bulunduğunu, ibraz edilen faturada yazılan imalatların otelde kullanılmadığını, davalıların kira alacağı da olup gerekirse takas talebinde de bulunulacağını, ek sözleşmenin 7 nci maddesinde belirtilen teminat kiraya sayılmış ise de teminatın davacı tarafından çekilmesi üzerine davalının faizi ile bankaya 21.000 TL ödemek zorunda kaldığını, davacının kendi kusurları ile çalıştıramadığı otel için haksız kazanç elde etmek istediğini, otelin 2001 yılındaki matrahının 9.000 TL, 2002 yılındaki matrahının ise 40.000 TL olduğunu, dolayısıyla yoksun kalınan kar talebinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 09.10.2012 tarihli 2004/111 E, 2012/632 K sayılı kararla davacının ihkakı hak ile otelden atıldığı, otelden çıkarılmadan önce davacı tarafça otel binasında bir kısım zaruri, iyileştirici ve taşınmazın değerini arttırıcı imalatların yapıldığı, bu harcama bedellerinin bilirkişi raporunda 42.195,00 TL olarak belirlendiği, mahrum kalınan kar hususunda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ve taleple bağlı kalınarak 30.000 TL’nin tahsili gerektiği gerekçesiyle davanın Kısmen Kabulü ile toplam 42.195,00 TL faydalı ve zaruri masrafların ve 30.000,00 TL mahrum kalınan karın 12.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

III. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 16.04.2013 tarihli, 2013/904 E., 2013/6957 K. sayılı ilamı ile; kar kaybı zararının hesabında öncelikle kiracının aynı şartlarla bir oteli kiralaması için gereken makul süre tespit edilip bu süre içindeki kiracı karının ne olabileceği belirlenerek mahrum kalınan karın belirlenmesi ile daha sonra Borçlar Kanununun 106 ncı ve 108 inci maddeleri hükümleri gereğince kâr kaybı zararına uğrayan tarafın isteyebileceği zararın saptanmasında kıyasen Borçlar Kanununun 325 inci maddesi hükmünde gösterilen kesinti yönteminin uygulanması ve hakim tarafından belirlenen bu mahrum kalınan kar üzerinden hakkaniyete uygun bir indirim yapılması gerektiği, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan 15.3.2002 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesinin 4 nolu kira bedeli başlıklı bölümünün ab) bölümünde otelin 55 odasına klima takılacağı, klima bedellerinin kiracı tarafından ödeneceği, ancak … fatura edileceği ve klimaların kira süresi bitiminde mal sahiplerine bırakılacağı yönündeki düzenlemenin geçerli ve tarafları bağlayıcı olduğu, ancak kira süresi dolmadan kiraya verenlerin haksız eylemi ile davacı kiracının otelden çıkartılması, 5 yıllık kira sözleşmesi süresince kullanılacağına güvenilerek yapılan harcamaların 2 yıl kadar kullanabilmesi karşısında otele takılan klimaların bedellerinin de faydalı ve zaruri masraflar toplamı içinde değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamakta ise de kira sözleşmesinin 4/ab) maddesindeki düzenleme karşısında klimaların kiracı tarafından 2 yıl süre ile kullanılması dikkate alınarak bu klima bedellerinde hakim tarafından indirim yapılması gerektiğinden bahisle bozulmuş, sair temyiz itirazları ise reddedilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 29.042015 tarihli ve 2014/155 E 2015/286 K sayılı kararıyla; 30.154,98 TL faydalı ve zaruri masrafların ve 30.000,00 TL mahrum kalınan karın 12.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, faydalı ve zaruri masraflar hususundaki fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı … ve davalılar Kadri ve …. ile …. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

2.Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 26.04.2016 tarihli 2016/775 E., 2016/3428 K. sayılı ilamı ile; mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamına uygun şekilde kar kaybı hesabı yapılmadığı, afaki bir şekilde belirlenen sezon geliri ve bu gelir üzerinden nasıl bulunduğu anlaşılamayan ortalama bir rakam (%25) oranında net gelir belirlenmesinin doğru olmadığı, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak öncelikle davacı kiracı şirketin aynı şartlarla bir oteli kiralaması için gereken makul süre tespit edilip bu süre içindeki davacı şirketin ticari defterleri, vergi beyannameleri ve diğer davacı delilleri dikkate alınarak sözleşme ifa ile bitse idi zarar görenin elde etmesi muhtemel bütün gelirlerin ayrıntılı ve denetime elverişli bir şekilde belirlenmesi, belirlenen davacı gelirlerinden davacının otel işletilse idi yapması gereken bilcümle zorunlu harcama kalemleri ile sözleşme süresinden evvel feshedildiğinden süresinden evvel fesih nedeniyle sağladığı yani tasarruf ettiği haklar ve yine bu süre içerisinde başka işten sağlayacağı veya kasten sağlamaktan kaçındığı kazanç miktarları ve davacının davalıya ödemesi gereken kira paraları toplamı ayrıntılı ve denetime elverişli bir şekilde tespit edilip davacı gelirinden indirilerek bulunan bu mahrum kalınan kar üzerinden Hakim tarafından hakkaniyete uygun bir indirim yapılarak hasıl olacak sonuca göre kar kaybının hesaplanması gerektiğinden bahisle mahkeme kararı bozulmuş, temyiz edenlerin sair temyiz itirazları reddedilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya uyularak verilen karar
Bozmaya uyan mahkemece; usuli kazanılmış hak ilkesi gereği faydalı ve zaruri masraflara ilişkin olarak hükmedilen 30.154,98 TL bedelin bozma konusu yapılmaması nedeniyle aynı şekilde hüküm alına alınması gerektiği, bozma ilamında açıklanan hesaplama yöntemine göre alanında uzman mali müşavir-serbest muhasebeci ve turizm ve otel işletmeciliği bilirkişilerinden oluşan heyetçe tablo halinde yapılan hesaplama neticesinde 35.568,96 TL kar kaybı belirlendiği, bu bedelden %20 oranında hakkaniyet indirimi uygulanarak 28.455,16 TL mahrum kalınan kar bedeli takdir edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 30.154,98 TL faydalı ve zaruri masraf bedeli ile 28.455,16 TL mahrum kalınan kar bedelinin 12.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 24.11.2022 tarihli ve 2022/7350 E 2022/8919 K sayılı kararıyla, onanmasına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalılar Ümit, Hasan ve Mustafa vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalılar vekili; doğru hesaplama için davacının ticari defterleri gerekirken defalarca talep edilmesine rağmen sunulamadığını, %20 oranında hakkaniyet indiriminin az olduğunu, yeni otel kiralanması için belirlenen 1 yıllık sürenin fazla olduğunu, bilirkişi raporunun mizam, bilanço ve gelir hesabına dayalı hazırlanıp hükme elverişli olmadığını, kiralananın yıldız statüsü olan yer olmayıp pansiyon nitleiğinde olduğunu, ilk yıl zararı için faydalı zorunlu masraflar hesaba katıldığında zarar olmadığı, dava 2004 yılında açılmakla ticari defterleri saklama yükümlülüğünün devam ettiğini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kiracının davalı kiraya verenlerden sözleşmenin haksız feshine dayalı olarak kar kaybı ve kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu masraf bedellerinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. Bilindiği üzere; mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak meydana gelebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, (bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle) kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar verir. Bir başka anlatımla kesinleşmiş, bu kısımlar lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur.

2. Usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açıklanması gereken diğer bir husus ise; bir mahkemenin Yargıtay tarafından verilen bozma kararına uyması üzerine, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğünün bulunmasıdır. Bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

3.Değerlendirme
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince alınan rapora göre davacıların alacak miktarının belirlenmiş olmasına göre, bozma kararlarının kapsamı dısında kalarak kesinlesmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin ise artık mümkün olmadığı, anlaşılmakla davacıların karar düzeltme taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalılar vekilinin karar düzeltme taleplerinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının karar düzeltme isteyen davalılara yükletilmesine,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.