Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/27 E. 2023/1413 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/27
KARAR NO : 2023/1413
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1717 E., 2022/1397 K.
DAVA TARİHİ : 24.03.2020
HÜKÜM : Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mardin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/90 E., 2022/202 K.

Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; maliki olduğu dükkanın işyeri aboneliğinin dava dışı üçüncü kişi adına olduğunu, abonenin elektrik fatura borcunu ödemediğini, dükkanın uzun zamandır boş olduğunu, dükkanı kiralamak isteyen kişilerin ve kendisinin abonelik için davalıya başvurduklarında taleplerinin reddedildiğini, dava dışı kiracının sayacının borcundan sorumlu olmadığını ileri sürerek; abonelik sözleşmesi yapılmaması konusunda davalı tarafça yaratılan muarazanın giderilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı; uyuşmazlık ticari olduğundan davacının öncelikle arabulucuya başvurması gerektiğini, dava her ne kadar malik tarafından açılmışsa da üçüncü kişi adına kayıtlı aboneliğin ticarethane tarifesinden işlem gördüğünü ve 61 adet faturanın ödenmediğini, gecikme faizi hariç toplamda 55.277,99 TL borcu olduğunu, borcun tarafı olmayan davacının bu davayı açmada hukuki yararının olmadığını, husumet konusunda davanın reddi gerektiğini ileri sürerek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketin, kişisel bir borcu bulunmadığı çekişmesiz olan davacı için abonelik tesisini başkasına ait borcun ödenmesi koşuluna bağlamasının hukuka açıkça aykırı bulunduğu, davalı şirketin davacıya elektrik aboneliği vermemesine yönelik işleminin herhangi somut bir nedenle dayanmadığı gerekçesiyle; davanın kabulü ile Mardin İli Artuklu İlçesi Yalım Mahallesi 160 ada 12 parsel nolu taşınmazda bulunan 17 nolu bağımsız bölüme davalı tarafından yeni elektrik aboneliği tesis edilmesine, taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; eksik inceleme ile tüm deliller toplanmadan, yeterli ve gerekli değerlendirme yapılmadan soyut gerekçeler ile karar verildiğini, davanın reddi gerektiğini, Mahkemenin tahkikatın bittiğini tefhim etmediğini, usule ilişkin gereklilikleri ihmal edildiğini, mazeretleri reddedilmediği halde son sözlerinin sorulmadığını, davacı abone olmadığından bu davayı açmasında hukuki yararının olmadığını ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece yapılan usûlî işlemlerde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 186 ncı maddesine uygun olmayan bir hâl bulunmadığından davalının bu yöne ilişkin istinaf itirazlarının yersiz olduğu, davacı adına kayıtlı dükkan vasıflı taşınmazdaki elektrik aboneliğinin taşınmazın eski kiracısına ait olduğu, kiracının dava konusu taşınmazdan ayrıldığı, davalının davacı ile abonelik sahibi arasında muvazaalı ilişki bulunduğuna dair herhangi bir iddia ve delile dayanmadığı, perakende satış sözleşmesi yapılırken talepte bulunandan elektrik borcunun olmadığını gösterir borcu yoktur belgesinin istenemeyeceği, aynı kullanım yerine ait önceki abonenin tüketimlerinden kaynaklanan borçları yeni abonelik isteyenin üstlenmesinin talep edilemeyeceği, bu hâliyle elektrik aboneliği tesisi talebinin önceki abonenin borcu nedeni ile geri çevrilemeyeceği, davalının herhangi bir muvazaa olgusuna dayanmadığı gerekçesiyle; davacı adına yeni abonelik tesisine ilişkin taraflar arasındaki muarazanın giderilmesine dair verilen İlk Derece Mahkemesi kararının vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usûl ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesindeki nedenleri temyiz dilekçesinde tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muarazanın önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. Dava tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ‘Elektrik Enerjisi ve/veya Kapasite Tedariği, Serbest Tüketici ve Serbest Olmayan Tüketici’ başlıklı ikinci bölümünün 7 nci maddesinin 1 inci fıkrasında;
a) Bir önceki takvim yılında ve içinde bulunulan yılda, kullanım hakkına sahip olduğu ya da kullanım hakkını edindiği kullanım yerindeki elektrik tüketimi serbest tüketici limitini aşmayan tüketici,
b) Serbest tüketici olup da bir önceki takvim yılına ait toplam elektrik enerjisi tüketiminin cari takvim yılı için belirlenmiş serbest tüketici limitinin altında kalan tüketici,
c) İlk defa bağlantı anlaşması yapılmış kullanım yerinde elektrik enerjisi tüketen tüketici , serbest olmayan tüketici olarak kabul edildiği belirtilmiş, aynı maddenin 2 nci fıkrasında da serbest olmayan tüketicilerin elektrik enerjisi ve/veya kapasiteyi sadece bulunduğu dağıtım bölgesindeki görevli tedarik şirketi ile perakende satış sözleşmesi yaparak temin edebileceği düzenlenmiştir.

2. Aynı Yönetmelik’in ‘Perakende Satış Sözleşmesi’ başlıklı dördüncü bölümünün 21 nci ve devamı maddelerinde ise; perakende satış sözleşmesi başvurusu, kapsamı, sözleşmenin imzalanması, sözleşmenin taraflarının hak ve yükümlülükleri ile sözleşmenin süresi, sona ermesi düzenlenmiştir.

3. Anılan Yönetmelik’in ‘Sözleşmenin süresi ve sona erme’ başlıklı 24 üncü maddesinin 5 inci fıkrasına göre; “Bir önceki tüketicinin perakende satış sözleşmesini sonlandırmadan veya sonlandırarak ayrılması ve farklı bir gerçek veya tüzel kişinin, aynı kullanım yeri için yeni bir perakende satış sözleşmesi ya da ikili anlaşma başvurusunda bulunması halinde görevli tedarik şirketi tarafından;
a) Önceki tüketicinin ödenmemiş borçlarının bulunması halinde, söz konusu borçlar, ilgili tüketicinin güvence bedelinden düşülmek suretiyle karşılanır ve ilgili sözleşme sona erdirilir.
b) Güvence bedelinin ödenmemiş borçları karşılamaması halinde, (a) bendi kapsamında işlem yapılır ve kalan borç önceki tüketiciden tahsil edilir.
c) Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca gerekli olan bilgi ve belgelerin sunulması kaydıyla, yeni başvuru sahibiyle perakende satış sözleşmesi düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.

4. Yine aynı maddenin 6 ncı fıkrasında; beşinci fıkra kapsamında, bir önceki tüketicinin perakende satış sözleşmesini sonlandırmadan kullanım yerinden ayrılması halinde, görevli tedarik şirketinin, yeni başvuru sahibinden söz konusu yerin kullanım hakkına sahip olduğunu belgelemesini isteyebileceği düzenlenmiştir.

3. Değerlendirme
Davacı adına kayıtlı dükkan vasıflı taşınmazdaki elektrik aboneliğinin taşınmazın eski kiracısına ait olduğu, adı geçen kiracının dava konusu taşınmazdan ayrıldığı, davalının davacı ile abonelik sahibi kiracı arasında muvazaalı ilişki bulunduğuna dair herhangi bir iddia ve delile dayanmadığı, aynı kullanım yerine ait önceki abonenin tüketimlerinden kaynaklanan borçları yeni abonelik isteyenin üstlenmesinin talep edilemeyeceği, davacının yaratılan muarazanın giderilmesi istemli dava açmakta haklı olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.