Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/1675 E. 2023/3292 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1675
KARAR NO : 2023/3292
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1167 E., 2022/2310 K.
DAVA TARİHİ : 09.11.2018
SAYISI : 2018/603 E., 2019/365 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili şirketin …’da yapmış olduğu inşaatın bir kısım hafriyat işlerinin … Vergi Dairesi mükellefi olan dava dışı …tarafından üstlenildiğini ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2018 yılı başında sonlandırıldığını, davalı tarafından gönderilen 17.11.2017 tarihli yazı ile dava dışı … kamu borcu nedeniyle davacı yedinde bulunan hakedişine haciz konulduğunun bildirildiğini, hataen itiraz süresinin geçirilmesi nedeniyle ödeme emri düzenlendiğini ancak resmi defter ve kayıtların incelenmesinden haciz bildirisinin tebliğ tarihi itibariyle dava dışı Şükran’a borç bulunmadığının tespit edilebileceğini, ödemelerin banka yoluyla yapıldığını ileri sürerek, davalı kurum tarafından gönderilen 17.11.2017 tarihli haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz edilmediğinden borcun yedinde sayılması nedeniyle müvekkili davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili; davacı şirket tarafından süresinde itiraz edilmediğinden zimmetinde sayılan borç nedeniyle işlemlere başlanıldığını, işlemlerin kanuni düzenlemeye uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yargılama safhasında toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının dava dışı kamu borçlusuna herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, davacının 17.11.2017 tarihli haciz yazısı nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; savunmalarını tekrar etmiş, ayrıca davacının faturaların ödendiği iddiasını ispat edemediğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın esas ve usul bakımından hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un (6183 sayılı Kanun) 79 uncu maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6183 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
1. 6183 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesinde; haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahsın, borcu olmadığını veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiğini iddia etmesi halinde bu durumu haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirmek zorunda olduğu, üçüncü şahsın süresinde itiraz etmemesi halinde, mal elinde ve borç zimmetinde sayılacağı ve hakkında bu kanun hükümlerinin tatbik olunacağı ve herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahsın, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.

2. Temyize konu karardaki gerekçeye ve özellikle hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ödemeleri çek ile yaptığının ve buna dair banka dekontlarının ve tahsilat makbuzlarının dosya arasında bulunduğunun bildirilmiş olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.