Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2023/1495 E. 2023/1724 K. 01.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1495
KARAR NO : 2023/1724
KARAR TARİHİ : 01.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/41 E., 2019/63 K.
DAVA TARİHİ : 03.06.2010
KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I DAVA
Davacı, davalılar ile imzalamış olduğu 12.9.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesi gereğince edimlerini yerine getirdiğini, ancak sözleşmede yer alan vekalet ücretinin ödenmediğini, alacağının tahsili için başlatmış olduğu icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

II CEVAP
Davalılar, sözleşmede ücretin hangi kritere göre hak edileceği konusunda bir hüküm bulunmadığını, tamamen davacı lehine düzenlenen sözleşmenin geçersiz olduğunu, kaldı ki aksinin kabulü halinde dahi, davacının sözleşme ile taahhüt ettiği işleri tamamlamadığını, bu nedenle ücretin muaccel olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.

III MAHKEME KARARI
İlk derece Mahkemesinin 25.06.2013 tarih ve 2010/444 E.- 2013/298 K. sayılı kararı ile sözleşmenin geçerli olduğu, davacının hukuki yardım görevini yerine getirmediğine dair herhangi bir iddianın bulunmadığı, takip tarihi itibariyle alacağın muaccel hale geldiği” kabul edilerek, davanın kısmen kabulüne, takip konusu 152.338,20 TL’lik alacağa ilişkin itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa yasal temerrüt faizi uygulanmasına, asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Kapatılan 13. Hukuk Dairesinin 23.09.2014 tarih ve 2013/30781 E.- 2014/28360 K. sayılı ilamı ile; “…Somut olayda taraflar arasındaki 12.09.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesinde, vekalet ücreti 125.000 Dolar üzerinden maktu olarak tespit edilmiş olup, ücretin 500,00 Dolarlık kısmının peşin alındığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ne var ki ücretin bakiye kısmının ne zaman ödeneceği konusunda açık bir tarih ya da zaman öngörülmemiş, bununla beraber, az yukarıda değinilen Avukatlık Kanunu hükümlerine paralel olarak, “avukatın üstlendiği işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olduğu” belirtilmiştir. O halde somut olayda, davacı avukatın sözleşme konusu işleri sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemeyeceğinin kabulü gerekir. Her ne kadar mahkemece sözleşme süresinin (1) yıl olduğu ve sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren bu sürenin geçtiğinden bahisle ücretin muaccel olduğu kabul edilmişse de, olayda söz konusu (1) yıllık sürenin sonunda vekalet ilişkisinin sona erdirilmeyip devam ettiği sabittir. Kaldı ki sözleşmede, sözleşme süresinin (1) yıl olduğu belirtildikten sonra, mevcut dava ve takiplerin sonuna kadar takip edileceği de açıkça hüküm altına alınmıştır. Buna göre ücretin, (1) yıllık sürenin dolması ile değil, sözleşmenin “Konu” başlıklı bölümünde belirtilen işlerin sonuçlanması ile muaccel hale geleceği kabul edilmelidir. Dosya kapsamından ve alınan bilirkişi raporundan, sözleşme konusu işlerin sonuçlanıp sonuçlanmadığı ise anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece bu yönde bir inceleme ve değerlendirme yapılarak, sözleşme konusu işlerin davacı avukat tarafından sonuçlandırılıp sonuçlandırılmadığı konusunda bilirkişiden ek rapor alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasındaki 12.9.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesinde, vekalet ücreti 125.000 Dolar üzerinden maktu olarak tespit edilmiş olup ücretin 500 Dolarlık kısmının peşin alındığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ancak ücretin bakiye kısmının ne zaman ödeneceği konusunda açık bir tarih ya da zaman öngörülmediği, bununla beraber Avukatlık Kanunu hükümlerine paralel olarak “avukatın üstlendiği işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olduğu” belirtildiği, sözleşmenin konusu bölümünde belirtilen hukuki yardımlara ilişkin, dava ve takiplerin bir kısmında hukuki yardım verilmediği ve bir kısmının ise sonuçlanmadığı, davacı avukatın sözleşme konusu işleri sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemeyeceği, bu nedenle sözleşme gereği peşin ödeme dışında kalan bakiye vekalet ücreti miktarı olan 152.338,00 TL’nin muaccel hale gelmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı; takip edilen 86 işten 85 tanesinin tamamlandığının tespit edildiği, kabul anlamına gelmemekle birlikte hak ve nesafet gereği bir ücrete hak kazandığı gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, avukatlık ücret sözleşmesinden doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 171 inci maddesi; Avukat, üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.
Taraflar arasında imzalanan 12.09.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesi

3. Değerlendirme
Bozmaya uyan Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacı avukatın vekil olarak takip ettiği 86 işten 85 tanesinin, eldeki itirazın iptali davasına konu takip tarihi itibariyle sonuçlandığı bir tanesinin ise sonuçlanmadığı tespit edilmiştir. O halde mahkemece, takip tarihi itibariyle sonuçlanan işler bakımından davacı avukatın vekalet ücreti alacağının muaccel olduğunun kabulü ile taraflar arasındaki ücret sözleşmesinde kararlaştırılan maktu vekalet ücretine oranlanarak vekalet ücretine hak kazandığı gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

VII VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.