Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/8639 E. 2023/1446 K. 15.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8639
KARAR NO : 2023/1446
KARAR TARİHİ : 15.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1927 E., 2022/1982 K.
DAVA TARİHİ : 24.11.2021
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Boğazlıyan 1. Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi
SAYISI : 2021/376 E., 2022/14 K.

Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; davaya konu evi bedelini ödeyerek hak sahibi Bekir Ekici’den satın aldığını ve yeniden inşa ederek tüm eksiklerini giderdiğini, yıllardır bu evde yaşamakta olduğunu; fakat su aboneliğinin boşandığı eşi adına kayıtlı olması nedeniyle kendi adına alamadığını ileri sürerek, su aboneliğinin yasal hak sahibi olan kendisi adına verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı, davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu tahsis edilen afet konutunun başkalarına satılmasında yasal engel bulunmadığı, davacı vekilinin dava konusu taşınmazın dava dışı satıcı tarafından devir belgesinin kendisi adına düzenlenmesi gerekirken boşandığı eşi adına düzenlendiğini iddia ettiği, davacının bu iddiasını yani taşınmazı satın alan kişinin kendisi olduğunu yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği, ancak bu hususu ispata yeterli bir delil ibraz edilmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; delillerin toplanmadığını, davacının eski eşi tarafından davalı idareye sunulan hukuken bir geçerliliği olmayan satış senedinin hak sahibini yansıtmadığını, davalı … tarafından hukuken hiçbir geçerliliği bulunmayan senede itibar edilerek su aboneliğinin eski eşi adına yapıldığını, dosyaya sunulan ve toplanmasını istedikleri delillerin yazılı delil ya da yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilmesi ve tanık dinlenilmesi gerektiğini, davacının elektrik aboneliği evrakı dahi istenmeden bu şekilde hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek; Mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; abonelik sözleşmesine konu afet konutunun davacının boşandığı eşi adına devredilmiş olması, mevcut aboneliğin bulunması ve davacının taşınmazı satın alan kişinin kendisi olduğunu yeterli ve kesin delillerle ispat edememesi nedeni ile davanın reddine ilişkin kararın hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, su aboneliğinin tesisi nedeniyle davalı … tarafından yaratılan muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. İnanç sözleşmesi, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak yazılı delille kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır.

2. Açıklanan nitelikte bir yazılı delil bulunmasa da, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tümünü kanıtlamaya yeterli sayılmamakla beraber bunun vukuuna delalet edecek karşı tarafın elinden çıkmış (inanılan tarafından el ile yazılmış fakat imzalanmamış olan bir senet veya mektup, daktilo veya bilgisayarla yazılmış olmakla birlikte inanılanın parafını taşıyan belge, usulüne uygun onanmamış parmak izli veya mühürlü senetler gibi) “delil başlangıcı” niteliğinde bir belge varsa 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 202 nci maddesi uyarınca inanç sözleşmesi “tanık” dahil her türlü delille ispat edilebilir.

3. Değerlendirme
Davacının abonelik verilmesini istediği ve kendisine ait olduğunu iddia ettiği taşınmazın, eski eşi Sevgi adına satış senedi bulunduğu, davacının bu evi kendisinin satın aldığını fakat eşi adına hak sahipliği belgesi düzenlediğini usulüne uygun delillerle ispat edemediği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.