Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/8444 E. 2023/7 K. 16.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8444
KARAR NO : 2023/7
KARAR TARİHİ : 16.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/243 E., 2022/415 K.

Taraflar arasında karşılıklı olarak görülen el atmanın önlenmesi ve adi ortaklığın tasfiyesi davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı/karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; imzaladıkları 21.01.2004 tarihli sözleşme uyarınca davalının birleştirmiş olduğu üç adet dükkanın kullanım hakkını 01.02.2004 tarihinden itibaren beş yıl süreyle kendisine bıraktığını, dükkanları çalışır hale getirmek için yüklü miktarda masraf yaptığını, ancak davalının haksız müdahalesi sonucu işletme hakkının elinden alındığını, satın almış olduğu tüm makinalara davalı tarafça el konulduğunu ileri sürerek; davalının el atmasının önlenmesini talep etmiştir.

II. CEVAP VE KARŞI DAVA
Davalı; imzaladıkları 21.01.2004 tarihli sözleşme uyarınca davacı ile arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulduğunu, davacının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediğini, bu nedenle sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, davacının kullanımına bıraktığı iş yerinin elektrik, su ve kira borçlarını ödemediğini, bu nedenle başlatılan icra takibi nedeniyle bu borçları ödemek zorunda kaldığını, yine davacının çeşitli firma ve şahıslara olan borcu nedeniyle birlikte aldıkları makine ve aletlerin de haczedildiğini, sözleşme gereği davacının sigortalı işçisi olarak görünmesine rağmen, sigorta primlerinin ve brikmiş ücret alacağının da ödenmediğini savunarak; asıl davanın reddini istemiş, karşı davasında ise; haklı nedenle feshettiği sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitini, 2.345 TL elektrik gideri, 120,89 TL su gideri ve 8.160 TL işçilik alacağı olmak üzere toplam 10.625,89 TL alacağının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davacı şirketin şahsi borçları nedeniyle icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı 5.000 TL’nin ve kira bedeli olarak ödediği 8 gremse altının dava tarihi itibariyle belirlenecek olan değerinin fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, birlikte aldıkları makine ve malzemelerin yarısının kendisine ait olduğunun tespiti ile bunların tarafına teslimini, bunun mümkün olmaması halinde ise bilirkişi marifetiyle belirlenecek olan değerinin, ortaklık ilişkisinin devam ettiği dönem içerisinde elde edilen net karın yarısının, sözleşmenin feshi nedeniyle uğramış olduğu 2.500 TL menfi zararının fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı/karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemece; taraflar arasında imzalanan 21.04.2004 tarihli sözleşme ile beş yıl süreli adi ortaklık ilişkisi kurulduğu, adi ortaklığın bu süre dolmadan tek taraflı olarak feshedilemeyeceği, dava tarihi itibariyle ortaklık ilişkisinin halen devam ettiği, bu nedenlerle davalının ortaklığa tahsis ettiği dükkanları ve makinaları kendi adına işletmesinin ve kullanmasının haksız olduğu, karşı davada talep edilen hususların ancak adi ortaklığın usulüne uygun olarak feshinden sonra tasfiye kararıyla hükmedilecek alacak niteliğinde olduğu gerekçesiyle; asıl davanın kabulü ile davalının ortaklığa konu taşınmazlara ve makinalara el atmasının önlenmesine, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, davalı/ karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 17.11.2012 tarihli ve 2011/4911 E., 2012/364 K. sayılı ilamıyla; karşı davada ileri sürülen hususlar ve taleplerin esasında adi ortaklığın feshi istemini içerdiği, bu durumda karşı dava yönünden adi ortaklığın feshi koşullarının oluşup oluşmadığının incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan mahkemece; asıl davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulü ile adi ortaklık sözleşmesinin feshedildiğinin tespiti ile ortaklığın tasfiyesine, davalı/karşı davacının tasfiye payı alacağı olarak belirlenen 7.400 TL’nin 09.08.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı/karşı davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karara karşı, taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 06.07.2017 tarihli ve 2016/240 E., 2017/11254 K. sayılı ilamla; bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediğinden bahisle, karar bozulmuştur.

C. Üçüncü Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan mahkemece; asıl davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulü ile adi ortaklığın tasfiyesine, davalı/karşı davacının tasfiye payı olarak belirlenen 2.778,07 TL alacağının 22.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı/karşı davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karara karşı, süresi içinde davacı/karşı davalı vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 03.10.2019 tarihli 2019/3536 E., 2019/7459 K. sayılı ilamla; davalı/karşı davacının sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, davalı/karşı davacının eli ürünü olan 79.000 TL’lik listede belirtilen kalemler yönünden tarafların karşılıklı iddia, savunma, açıklama ve itirazlarını karşılayacak şekilde, bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

D. Dördüncü Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan mahkemece; asıl davanın kabulüne, karşı davanın kabulü ile adi ortaklığın tasfiyesine, torna makinası ile pres makinasının davalı/karşı davacının uhdesinde bırakılmasına, buna karşılık 6.334,02 TL’nin davalı/karşı davacıdan tahsili ile davacı/karşı davalıya verilmesine, ödenecek olan bu bedele Ocak 2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine dair verilen karar, davacı/karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Dairece hükmün onanmasına karar verilmiş; bu ilama karşı, davalı/karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine, yeniden yapılan inceleme sonucunda verilen 19.04.2022 tarihli ve 2022/930 E., 2022/3725 K. sayılı ilamla; adi ortaklığın haklı nedenle feshi ile birlikte tasfiyesine karar verilmesi, bu kapsamda davacının ortaklık mal varlığı üzerinde ½ oranında hak sahibi olduğu, öte taraftan ortaklığa kullanım hakkı getirilen makinaların davacıya iade edilmesi gerektiği dikkate alınarak, davacı tarafça ortaklığa kullanım hakkı getirilen torna ve pres makinaları (37.000 TL değerinde) ile ortaklık mal varlığına dahil olan diğer makinaların (16.000 TL/2 değerinde) davalının kullanımına bırakılması nedeniyle, davacının davalıdan 45.000 TL alacaklı olduğu, bu tutardan davalı tarafça karşılanan 20.778,07 TL ortaklık masrafının mahsubu suretiyle, kalan 24.221,93 TL’nin davacı/karşı davalı ortağa tasfiye payı olarak ödenmesi gerektiği göz önünde bulundurularak, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, onama kararı kaldırılarak mahkeme kararı bozulmuştur.

E. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl davanın kabulüne, karşı davanın kabulü ile taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesine, tasfiye işlemleri sırasında 01.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen torna makinesi ve pres makinası ile ortaklık mal varlığına dahil olan diğer makinaların davacı … uhdesinde bırakılmasına, davacı … tarafından 24.221,93 TL bedelin davanın açıldığı 03.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı/karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı/karşı davacı; taraflar arasındaki sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, karşı davalının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenle karşı davalının borçlarını ödemek zorunda kaldığını, icradan alınan makinaların mülkiyetinin kendisine ait olduğunu, tüm giderleri karşıladığını ancak tasfiye hesabında bu hususun dikkate alınmaması nedeniyle alacağının eksik hesaplandığını, iş yerine el atmasının önlenmesine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; asıl davada el atmanın önlenmesi, karşı davada ise adi ortaklığın tasfiyesi istemlerine ilişkindir.

2. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararın bozulması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın; mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince verildiği, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı, asıl davanın 03.05.2006 tarihinde, karşı davanın ise 22.05.2006 tarihinde açılmış olmasına rağmen, karar başlığında asıl dava tarihinin 23.11.2012 olarak gösterilmesinin, ayrıca karşı dava tarihine yer verilmemiş olmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğu, dolayısıyla davalı/karşı davacı tarafın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmıştır.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan mahkeme kararının 1086 sayılı Kanun’un 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.