Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/8397 E. 2023/1031 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8397
KARAR NO : 2023/1031
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1504 E., 2022/3123 K.
DAVA TARİHİ : 22.02.2021
KARAR : Davanın kısmen kabulüne
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/296 E., 2022/663 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; iki adet dükkanını 20.07.2017 tarihli kira sözleşmesi ile davalıya kiraya verdiğini, 01.10.2020 tarihinde kiralananları üçüncü kişiye devrettiğini, davalı tarafça banka hesabına yapılan kısmi ödemelerin mahsubuyla bakiye kira alacakları için davalı aleyhine iki adet icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini, her iki dükkanın bitişik olmaları sebebiyle tek sözleşme ile kiraya verildiğini, icap ve kabulün iki dükkanın birlikte kiralanması yönünde olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı; davacıdan iki adet iş yeri kiraladığını, 2018 yılında hissedilen ekonomik kriz sebebiyle küçülmeye gideceğinden iş yerlerinden birini kapatacağını ve kiralananlardan birini 3 ay sonra tahliye edeceğini ihtarname ile bildirdiğini, fatura iadesi yaptığını, iki bitişik dükkan arasında açılan kapının da kapatılarak eski hale getirildiğini, taşınmazın temizlenip boyandığını ve zarara uğramadığının da mahkeme aracılığıyla yapılan tespitle belirlendiğini, verilen sürede anahtar teslim alınmadığından tevdi mahalli tayin ettirilerek kiralananın tahliye edildiğini, tahliye edilen taşınmaza ilişkin kira bedellerinin tahsilinin talep edildiğini, sözleşmede öngörülen bildirim süresine riayet ettiğini, ayrıca takiplerde ödemelerin düşüldüğü belirtilmiş ise de yapılan ödemelerin halen kullanılan iş yerine ait olduğunu ihtarnameler ile bildirdiklerini, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddine ve lehlerine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında kira ilişkisi, kira bedeli, artış oranları hususunda bir çekişme olmadığı, 20.08.2017 tarihli kira sözleşmesinin süresinin 5 yıl olduğu ve sözleşmenin 9. maddesinde “kamyon giriş kapısı aydınlatmalar elektrik panosu lavaboları kombi fabrika yeni boyalıdır. Temizlik yaptırılıp teslim edilmiştir. Tahliye sırasında kiracı aynı şekilde teslim etmekle yükümlüdür. İki fabrika birleştirilirse teslim edileceğinde ilk alındığı şekilde düzenlenip teslim edilecektir.” hükmünün bulunduğu, bu maddenin tarafların iradelerinin iki taşınmazın birlikte kiralanması hususunda birleştiğini açıkça ortaya koyduğunu, davalı kiracının tek taraflı olarak sözleşme hükümlerine aykırı şekilde tek taşınmazı boşaltmasının kira bedelini yarıya düşürmeyeceği gerekçesiyle; davalı tarafından yapılan ödemeler mahsup edilerek yapılan bilirkişi hesaplamalarına dayalı olarak davanın kısmen kabulü ile davalının 2020/4244 E. sayılı icra takibine yaptığı itirazın ana para yönünden 143.113,51 TL’lik bölümünün iptali ile takibin bu tutarda ana para yönünden devamına, davalının 2020/8765 E. sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin 34.658,84 TL üzerinden devamına, fazlaya dair istemin ve yargılamayı gerektirmesi sebebiyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davalı tarafın ilk günden beri bilinçli ve kötü niyetli hareket ettiğini bu sebeple icra inkar tazminatı talebinin kabulü gerektiğini, aleyhlerine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, davanın tam kabulü gerektiğini ileri sürerek; kararın reddedilen kısmı yönünden kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; dava konusu iş yerinin tahliye edildiğini, davacı tarafça anahtar teslim alınmadığından tevdi mahalli tayin edildiğini, davacının kötü niyetli olarak tebligatları almadığını, bu sebeple ancak 06.03.2019 tarihinde tebligat yapılabildiğini, tahliye tarihi itibariyle tahliye edilen taşınmaz yönünden kira borcu bulunmadığını, hükme dayanak bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının, 12/1A numaralı dükkanı tahliye ederek anahtarını tevdi mahalline teslim etmesinin ve kiracılık ilişkisine diğer dükkanda devam edileceğini bildirmesinin sözleşmenin tadili anlamına geldiği, sözleşmede sonradan yapılacak değişikliklerde de iki tarafın iradelerinin uyuşması gerektiği, davalının isteğinin davacı tarafından kabul edilmediği, davalı kiracı sözleşmeyi tümden feshetmediğine göre sözleşme ile kararlaştırılan kira parasını ödeme yükümlülüğünün devam edeceği ve bilirkişi tarafından yapılan hesaplama doğrultusunda takip tarihleri itibarıyla davalının kira borcu bulunduğu, takipten sonra yapılan ödemelerin faiz ve ferilerine sayılıp buna göre iptali gereken takip miktarını hesaplayan bilirkişi raporu doğrultusunda verilen kararın yerinde olduğu, takibe konu alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle, tarafların istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; istinaf dilekçesini tekrarlayarak kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili; istinaf dilekçesini tekrarlayarak, tahliye edilen kiralanan için kira bedeli talep edilmeyeceğini, davacının kötü niyetli olduğunu, her iki işyerinin bağımsız abonelikleri olduğunu ve tek başına kiraya verilebileceğini, sözleşmeyi feshinin hukuka uygun olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kira bedelinin tahsili için başlatılan takiplere vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 313 üncü maddesi “Kiracı, kira bedelini ödemekle yükümlüdür.” hükmünü içermektedir.

3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kuralına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle kira sözleşmesinin 12-1-A ve 12-1 numaralı bağımsız bölümler için imzalanıp her iki dükkan için toplamda tek kira bedeli belirlenmesiyle tarafların iradelerinin her iki bağımsız bölümün birlikte kiraya verilmesi hususunda uyuştuğunun anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.