Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/8270 E. 2023/1289 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8270
KARAR NO : 2023/1289
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/3328 E., 2022/1942 K.
DAVA TARİHİ : 18.01.2016
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2016/99 E., 2019/248 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı; dava konusu motosikletin arızalı olması nedeniyle 17.09.2015 tarihinde yaralamalı trafik kazası geçirdiğini motosikletin arızasının tespiti için İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesince görevlendirilen bilirkişi tarafından inceleme yapıldığını ve ön tekerlek süspansiyon kısmında sorunlar bulunduğu, bu durumun üretimden veya montajından kaynaklandığı, bu haliyle araçta gizli ayıp bulunduğunun tespit edildiğini, aracın tamirinin ekonomik olmadığından pere-total olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığını, bu nedenle davalı firmanın ayıplı mal üretimi ile kusurlu olduğunu ileri sürerek; 250.000 TL manevi, 10.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; kazanın davacının hatalı kullanımı sonucu meydana geldiğini, motosiklette üretim kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, tespit raporuna itiraz edildiğini, bu nedenle de davaya dayanak yapılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıptan söz edilemeyeceği, davacının dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli ve tamamen kusurlu olduğu, delil tespitinin davalı yokluğunda yapılması ve davalının usulüne uygun olarak süresinde rapora itiraz etmesi sebebi ile hükme esas alınamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; kazanın meydana geldiği yerde inceleme yapılmadan tanzim edilen bilirkişi raporlarının hükme esas alınamayacağını, tespit dosyasındaki değerlendirmelerin dikkate alınmamasının da hatalı olduğunu, ayıbın varlığına ilişkin davalı tarafça gönderilen mesajların dikkate alınmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan bilirkişi raporlarının denetime olanak sağlayacak şekilde düzenlenip, hükme esas alınmaya yeterli bulunduğu, buna göre İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un, “Ayıplı Mal” başlıklı 8 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; “Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşıması nedeniyle sözleşmeye aykırı maldır.”.

3.Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve davalı şirket tarafından gönderilen kısa mesajda belirtilen arızanın, dava konusu olayda etkisi olmadığının hükme esas alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiş olduğunun anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Harçtan … olan davacı tüketiciden peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.