Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/8188 E. 2023/1361 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8188
KARAR NO : 2023/1361
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/201 E., 2022/332 K.
DAVA TARİHİ : 09.12.2011
KARAR :Davanın açılmamış sayılmasına

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar; davacı …’nın eşi diğer davacının babası olan Necati’nin 23.10.2011 tarihinde meydana gelen deprem sırasında davalının inşa ettirdiği ve kafe olarak işlettiği dükkanda müşteri iken binanın yıkılması nedeniyle enkaz altında kalarak vefat ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, davacılardan Semiha için 25.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 5.000 TL cenaze ve defin gideri, 100.000 TL manevi tazminat, çocuklar Rabia ve Furkan için ayrı ayrı 5.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatı, ayrı ayrı 75.000’er TL manevi tazminatın deprem tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep edilmişlerdir.

II. CEVAP
Davalı; vefat edenin deprem esnasında kafede olmadığını, aynı sokak üzerinde kafesi ile karşılıklı olan beş ayrı kafe ve kulübün bulunduğunu, ölenlerin hangi kafede ve kulüpte olduklarının belli olmadığını, depremin şiddetinin 7.2 büyüklüğünde olup binaların yıkılmasının kaçınılmaz olduğunu, olayda kusurunun bulunmadığını, tazminat miktarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 15.12.2015 tarihli ve 2014/393 E., 2015/601 K. sayılı karayla; davanın kısmen kabulü ile davacı … için 131.984,92 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 5.000 TL cenaze ve defin gideri ve 30.000 TL manevi tazminatın deprem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davacı Furkan için 36.195,43 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 15.000 TL manevi tazminatın deprem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde taraflar temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 17.02.2022 tarihli ve 2022/427 E., 2022/1257 K. sayılı ilamla; uyuşmazlığın, davacıların desteği Necati’nin nerede öldüğünün açık ve net bir şekilde belirlenmesi noktasında toplandığı, bu noktada ise, … Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/108 Esas sayılı dava dosyasında verilen kararın, söz konusu maddi olgu yönünden bu davayı etkileyeceği, Mahkemece; … Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/108 Esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olmasının, doğru olmadığı gerekçesiyle, bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacılar vekiline duruşma gün ve saatini bildirir ihtarlı davetiyenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak davacı tarafın duruşma gününden haberdar olmasına rağmen duruşmaya gelmediği, 28.06.2022 tarihli celsede dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davanın taraflarca HMK’nın 150 maddesi gereğince 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle; HMK 150/5 maddesi gereğince 28.09.2022 tarihinden geçerli olmak üzere davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; Mahkemenin Yargıtay’ın bozma ilamına aykırı bir şekilde hareket ettiğini ve karar düzeltme aşamasını ortadan kaldırdığını, Yargıtay kararı tarafa tebliğ edilip karar düzeltme süresi beklendikten sonra veya karar düzeltme talebi reddedildikten sonra ancak tensip yapılıp duruşma günü

verilmesi gerekirken, Mahkemenin bu hususu ortadan kaldırarak bozmadan hemen sonra tensip hazırlayıp duruşma günü tebliğ ettiğini, tebligatı alan davacı vekilinin, doğal olarak karar düzelme yoluna müracaat süresinin geçmesi veya bu hakkın kullanımından sonra duruşma günü verileceğini düşünerek zarfa bakmadığını ve duruşma gününden haberdar olamadığını, bu durumun Mahkemenin açık usulü hatasından kaynaklı olduğu için verilmiş bulunan müracaata bırakma kararının da açıkça yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, desteğin ölümü nedeniyle tazminat istemine istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150 inci maddesi “(1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.

(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. “ şeklindedir.

3.Değerlendirme
Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, 1086 sayılı HUMK’nın 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceği, davacıya duruşma günü ile birlikte Yargıtay bozma ilamınında tebliğ edildiği, Yargıtay ilamı ile birlikte duruşma günü verilmesinin davacının karar düzeltme yoluna başvurmasına engel teşkil etmeyeceği gibi duruşma gününün bildirilmesini usulsüz kılmayacağı, bu halde duruşma gününün davacı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davacı vekilinin duruşmaya katılmaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesinden sonra üç aylık yasal süre içerisinde davanın yenilenmediğinin anlaşılmasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 Sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacılardan mahallinde alınmasına,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.