YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8000
KARAR NO : 2023/674
KARAR TARİHİ : 16.03.2023
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1928 E., 2022/1872 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : … Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/564 E., 2021/560 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; … Merkez Pelitözü Köyü sınırları içerisinde bulunan Gölpark olarak adlandırılan gölet ve mesire alanının, … İl Özel İdaresine tahsisli iken davalı … ile … İl Özel İdaresi arasında yapılan protokol çerçevesinde davalı … Başkanlığına devir ve tahsis edildiğini, kira sözleşmesine konu olan Yel Değirmeni ve Seyir Terası olarak Pelitözü Göleti (Gölpark) ve Mesire Alanında hizmet veren mecurun daha önceki tarihte de kiralamaya konu olduğunu, kiralananın
tahliyesinden sonra davalı ile aralarında 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu çerçevesinde yapılan ihale sonucunda 01.03.2020 başlangıç tarihli ve 120 ay süreli kira sözleşmesi imzalandığını, bundan sonra davalının Basit Tamir ve Tadil Formu içeriğinde yer alan unsurlar dahilinde yasal izinle kira sözleşmesi amacına uygun tadil, tamir ve güçlendirme çalışmalarına başlayarak 336.300 TL’lik masraf yaptığını, … Orman İşletme Müdürlüğünün 18.06.2020 tarihli yazısı ile kiralananın 10 gün içinde yıkılması hususunun bildirilmesi sonrasında kiralananın kaçak ve gecekondu bir yapı olarak vasıflandırılarak dava dışı … İl Özel İdaresi tarafından yıktırıldığını, yıkım işleminde hiçbir kusurunun bulunmadığını, yapının yok olması nedeniyle davalı Belediyenin kiralananı teslim borcunu yerine getirmemesi nedeniyle yatırım maliyet gideri kadar zarara uğradığını ileri sürerek; zararına karşılık olmak üzere 336.300 TL’nin yıkım tarihi olan 29.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; kiralananın yapımı ve yıkımının dava dışı … İl Özel İdaresi tarafından gerçekleştirildiğinden husumet itirazında bulunduklarını, davacı ile kira sözleşmesinin imzalanmasından sonra yapının deforme olduğu gözetilerek ihale ekinde yer alan projeye göre tadilata başlanmasından sonra dava dışı İl Özel İdaresi tarafından 29.06.2020 tarihinde İmar Kanunu’na aykırı şekilde yıkıldığını, önceki yıllarda İl Özel İdaresi tarafından cafe- restoran olarak kiralanan Yel Değirmeni isimli yapının kaçak olduğunun bilinemeyeceğini, kusuru bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından kiralanana yapılacak tadilat ve tamirat işlerine ilişkin davalıdan yazılı izin alındığı, kiralananın yıkılmasında davacı kiracının herhangi bir kusurunun olmadığı, kiraya verenin kiralananı sözleşmede kararlaştırılan şekilde kiracının kullanımına hazır şekilde bulundurmadığı gerekçesiyle; 18.04.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, 326.491,25 TL’nin 29.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; kiralananın izinsiz ve kaçak olarak inşa edildiğini bilme imkanının olmadığını, sözleşmenin imzalanmasından önce kiralananın davacı tarafça görülüp incelenmesi imkanı bulunduğunu, kiralananda tadilat yapılması gerektiğini bilerek sözleşmeyi imzaladığını, kiralananın davacıya teslim edildiğini, zarardan dava dışı … İl Özel İdaresinin sorumlu olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı Belediyenin, kira sözleşmesi uyarınca kiralananı teslim borcunu yerine getirdiği ancak kira süresi boyunca kullanıma elverişli halde bulundurma yükümlülüğünü yerine getiremediği, kiralananın yıkılarak yok olması nedeniyle sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği ve sona erdiği, bu itibarla kiracının yıkım nedeniyle uğramış olduğu menfi zararı kiraya verenden talep etmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesindeki iddialarını tekrarlayarak kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kiralananın, kira süresi bitmeden yıkılmış olması nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
2.İlgili Hukuk
1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 301. maddesinin ifadesi ile kiraya veren; kiralananı sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür. Kiraya veren bu borcu sadece fiili bir teslim ile ifa etmiş olmaz. Kiracı kiralananı hangi maksat için tutmuş ise kiraya veren o maksada elverişli bir tarzda teslim ile mükelleftir. Kiralananın ayıplı olarak teslimi nedeniyle kiralananın kullanılmasında imkansızlık veya derecesinde düşüklük meydana gelmiş ise bu durumda kiracının aynı Kanun’un 123. ve 125. maddeleri ile 306. maddesi dairesinde hareket ederek mevcut ayıbı uygun bir sürede kiraya verene ihbar etmesi beklenir. Ayrıca aynı Kanun’un 309. maddesi uyarınca bir üçüncü kişinin kiralananda kiracının hakkıyla bağdaşmayan bir hak ileri sürmesi durumunda kiraya veren, kiracının bildirimi üzerine davayı üstlenmek ve kiracının uğradığı her türlü zararı gidermekle yükümlüdür.
2.Kira sözleşmelerinde, sözleşmenin konusunu oluşturan şeyin (kiralananın) yıkılması, yok olması veya ortadan kalkması kiraya veren yönünden ifa imkansızlığı sonucunu doğurur. İfa imkansızlığının söz konusu olduğu hallerde borcun aynen yerine getirilmesi imkanı ortadan kalktığından kira ilişkisinin devam ettiğinden söz edilemez. Kiraya verenin kusurlu davranışları sonucu oluşan imkansızlık hallerinde kiracı bu yüzden uğradığı zararın tazminini isteyebilir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davalı, kiralananın kaçak olduğunu bilme ihtimali bulunmadığını savunmuş ise de kiralamanın 2886 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde yapılmış olması ve bir kamu kurumu olan davalı … tarafından sağlanan güvenin hukuken korunması gerektiğinden bu savunmaya itibar edilemeyeceği, dolayısıyla davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370
inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine
gönderilmesine,16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.